tag:blogger.com,1999:blog-69576628463024633.post8511615251215950805..comments2023-08-27T14:50:57.804+03:00Comments on PENNEARABIATA: İNGİLİZ HAKEM - TÜRK HAKEMPENNEARABIATAhttp://www.blogger.com/profile/13850310049381963429noreply@blogger.comBlogger4125tag:blogger.com,1999:blog-69576628463024633.post-48404890511839344422009-09-21T01:44:17.103+03:002009-09-21T01:44:17.103+03:00@Koray
Size göre bir oyuncu haksız yere kırmızı k...@Koray<br /><br />Size göre bir oyuncu haksız yere kırmızı kart gördüğünde gidip hakemi dövebilir. Bu kadar subjektif olunamaz. Tamam hakem yanlış bir karar vermiş olabilir fakat hakem sahadaki tek otoritedir. Kurallar FIFA'nın kural kitabında açıkça yazılmıştır. Hiç bir şekilde hakemin otoritesini zedeleyemezsiniz. Lugano otoriteyi zedelemekle kalmıyor resmen hakemi tavırlarıyla dövüyor. Ve siz Lugano'nun atılmasını bir hata ve bunu düşünenleri de subjektif görüyorsunuz. Bir yazıya bakarak da Ali Okancı'nın subjektif olup olmadığını söyleyemezsiniz. Ki eğer subjektif buluyorsanız blogu takip etmezsiniz. Evet Fenerbahçeli değilim. Hayır Ali Okancı ne akrabam ne tanıdığım.Wallace McKARThttps://www.blogger.com/profile/00392767912282488794noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-69576628463024633.post-38628074807094090842009-09-17T18:45:37.592+03:002009-09-17T18:45:37.592+03:00Bu haberi oldukça subjektif buldum. Evet, Fenerbah...Bu haberi oldukça subjektif buldum. Evet, Fenerbahçe taraftarıyım ama Lugano'nun sarı kart gördüğü pozisyonda bırakın kartı, faulun bile olmadığını herkes gördü, keza Erman Toroğlu bile aynı görüşte bu konu hakkında. Fenerbahçe'nin o maçı eksik tamamlaması tamamen hakemin hatası olurdu, verilen taraflı kararlar o kadar barizdi ki aslında fazla söylemeye de gerek yok. Objektif yazılarınızı görmek umuduyla...SuMMaNuShttps://www.blogger.com/profile/12977027544856722273noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-69576628463024633.post-46623401444863446412009-09-16T23:29:00.259+03:002009-09-16T23:29:00.259+03:00bilgin gökberk in defalarca tekrar ettiiği yine bu...bilgin gökberk in defalarca tekrar ettiiği yine bu hafta değindiği bir husus var hakemler hakkında.<br /><br />sahada sonradan oyuna girenler dahil 28 kişi var.<br />tribünde ortalama 15 bin kişi diyelim. <br /><br />gelir açısından en düşük olan kim? açık tribünde oturanlar ve hakemler!<br /><br />kazancı maç başına 1250 tl (ortalama) olan adamla aylığı 80 bin dolar (ortalama) olan oyuncu arasında dengesizlik olmaz mı?<br /><br />işte bütün o dengesizliklerde sahanın içinde ortaya çıkıyor.<br /><br />hiç düşünüyor muyuz maç sırasında hakemlerin yüz binlerce dolar kazanan adamlar hakkında ne düşündüğünü?bonaventurehttps://www.blogger.com/profile/17252949435504697552noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-69576628463024633.post-26527722115475339322009-09-16T13:38:28.380+03:002009-09-16T13:38:28.380+03:00Hakemlerin çıkıp yorum yapması tabi ki ortamı yumu...Hakemlerin çıkıp yorum yapması tabi ki ortamı yumuşatır ancak futbolcunun da et-kemik olduğunu unutmayalım. Hakemin bariz hata yaptığı pozisyonda çıkıp evet yanlış yaptım demesi onu temizler belki ama bu sebeple kart gören oyuncunun kartı iptal olur mu? (Örnek Gökhan Bursa maçı). Sonuçta günlük hayattaki haksızlıklarda kendinizi yerine koyun. Her haksızlığa sessiz kalıyor muyuz? Futbolcunun elini kolunu bağlayamazsınız. Tabi ki dozu ayarlamalılar ancak her itiraz kart olmalı mı? Hakemlerin ciddi bir eğitime ve standarda ihtiyacı var. Bursa maçında auta çıkan topa korner verdi hakem. Gökhan'da itiraz etti ve sarı kartı yedi. Bu arada yan hakemle görüştü -ki yan ısrarla autu verdi- ama hakem autu verse Gökhan'a verdiği kartı geri alamayacağını bildiği için hatayı hatayla devam ettirdi. Bu sıcak bir örnek. Kaldı ki her maçta benzer şeyler ağır-hafif oluyor. Belki futboldada hakemlerin bazı görüntüleri (gerçekten birlikte kararsız kaldıkları) izlemelerine izin vermek lazım. Aynı basketteki gibifutbolvefenerbahçehttps://www.blogger.com/profile/06950596353503151424noreply@blogger.com