18 Nisan 2009 Cumartesi
BUENOS AIRES'TEN SELAMLAR
Arkadaşlar sabah saatlerinde Buenos Aires'e indim. Yarın akşam oynanacak Superclassico'yu La Bombonera'da takip edeceğim. Ayağımız tozuyla geldiğim Buenos Aires'te Avenido de Mayo'ya bakan otelimin önünde bu fotoğrafı çektirdim ve sizinle paylaşmak istedim. Duyduğum ilk haberlere göre bütün biletler tükenmiş. Yarın 50.000'i aşkın taraftarın stadta olması bekleniyor. Arjantin'e ilk kez geliyorum, çok heyecanlıyım. Şu anda kaldığım otelin lobisindeyim. Ama acayip uykum var, çok yorgunum. Fotoğraftan da bellidir zaten. Birşeyler yiyip birkaç saat kestireceğim. Hava çok sıcak, stada gitmeyi de düşünüyorum bugün. Görüşmek dileğiyle...
UPDATE: Arkadaşlar affınıza sığınarak size ufak bir şaka yaptım. Umarım bana kızmaz, küsmessiniz. Ama gerçekten de yorumlarınızda belirttiğiniz gibi dünyanın en güzel derbisini sizler gibi ben de yerinde izlemeyi çok isterdim. Ama şu an Arjantin'e gitme gibi bir lüksüm yok açıkçası. Umarım önümüzdeki senelerde bir organizasyon yapar, hep birlikte atlar uçağa, gider maçı izleriz. Şakayı yemeyen arkadaşları tebrik diyorum. Dedikleri gibi burası Viyana'daki Stephansdom. Etiketler kısmına dikkat edin bundan sonra, onion tv görürseniz inanmayın.
17 Nisan 2009 Cuma
SADECE CEZA YETERLİ Mİ?
Galatasaray'lı ve Fenerbahçe'li futbolculara da derbide çıkardıkları kavganın ardından cezalar beklenildiği üzere yağdı. İyi oldu güzel oldu keşke daha çok verilseydi. Ama nereye kadar? Bu cezalar bundan sonra yaşanması muhtemel olayları, kavgaları önlemeye yetecek mi? Bence hayır! Cezayı veren kurum, anne-babalarımız ya da öğretmenlerimiz gibi sadece o anı kurtarmış, kendilerini rahatlatmış olacaklar. Futbolcular da küçük çocuklar gibi özürlerini dileyecek, bir daha yapmayacağız diyecekler. Ancak sorunun özüne inmedikçe, futbolculara bu yaptıklarının yanlış olduğunu anlatıp, psikolojik ve toplumsal konularda destek verilmedikçe, en yakın arkadaşlar birbirlerini üzmeye, kalbini kırmaya ve topluma, futbolseverlere kötü örnek olmaya ne yazıkki devam edecekler. Tabiiki bu profesyonel destek yöneticilere de verilmeli, bunu da söylemeden geçmeyelim.
PEACE CUP 2009
Peace Cup 2009
Group A
Sevilla
Juventus
Seongnam Ilhwa Chunma
Group B
Real Madrid
LDU Quito
All-Ittihad
Group C
Malaga
Aston Villa
Celtic
Group D
Olimpik Lyon
Fenerbahçe
FC Porto
16 Nisan 2009 Perşembe
CEZALAR
PRISON BREAK DÖNÜYOR
POKERCİ VIERI
OLMADI RYAN GIGGS OLMADI
DAILY STAR, THE SUN'DAN DAHA UCUZ
TANIYABİLDİNİZ Mİ?
Bu fotoğraflara bakınca şu sözün doğruluğunu bir kez daha anlıyorum; "İnsan ne oldum değil ne olacağım demeli!"
15 Nisan 2009 Çarşamba
HOENESS'İN RAHİBELERİ
SORU & CEVAP
1973 KUPA GALİPLERİ KUPASI FİNALİ
Bugünlerde UEFA'nın 16 Mayıs'ta yapacağı toplantıda konunun ele alınması için 15.000 imza toplandı. Şike yapıldığına dair deliller olduğu ve UEFA'nın kupayı (ya da bu onuru) Milan'dan alıp Leeds United'a vermesi gerektiğini savunuyorlar. UEFA yönetimi ise maçın sonucunu değiştirmelerinin kurallar gereği sözkonusu olmadığını söylüyor çünkü bu tip durumlar için 10 yıllık bir limit varmış.
İngilizler soruyor şimdi; UEFA zamanında hakemi bu kadar ciddi bir şekilde cezalandırırken, maçın neden tekrar oynatılmasını kabul etmedi? Sonuçta dediğim gibi o günlerde kural eğer, "endirekt vuruşta kaleye direkt şut atılamaz, top birine değip ağlara gitse bile geçerli sayılmaz" şeklindeyse hakem burada gerçekten şüpheli. Bu durumda şikeyi bir kenara bırakın en nihayetinde ortada bir kural hatası var demektir. Ama eğer kural bugünkü gibiyse gol bal gibi gol, İngilizlerin buna itiraz etmemeleri gerekir. Ancak hakemin genel yönetimi üzerine şüpheler varsa ki böyle olduğu kabul edildiği için hakem cezalandırılmış, üzerinden 36 yıl geçmesine rağmen UEFA'nın Michel Platini başkanlığında özellikle şike konuları üzerinde çok hassas olduğu bu günlerde olayın üzerine eğilip sağlıklı bir karar vermesi gerekiyor. Belliki o dönemki Uefa yönetimi verdiği kararda İtalyan lobisine yenik düşerek olayla ilgili kuşkuları daha da arttırmış.
OKAY KARACAN LİG RADYO'DA
BAYERN 1 - 1 BARCELONA
Klinsmann Almanya Kupası'nda çeyrek finalde elenmelerinin ardından "Şampiyonlar liginde devam ediyoruz" demişti, dün de Barcelona'ya elenmelerinden sonra Bundesliga'ya konsantre olacaklarını söyledi. Bir çıkış yolu buluyor her seferinde Klinsmann. Bayern yönetimi şampiyon olsalar bile Klinsmann'a yolu gösterir gibi geliyor bana. Fatih Terim'in adı geçiyormuş! Arda'yı da alıp Bayern'e gideceği söyleniyor Terim'in.
GUTI BOŞANDI
GUTİ KÜSTÜ
CHELSEA 4 - 4 LIVERPOOL
14 Nisan 2009 Salı
BAYERN - BARCA
13 Nisan 2009 Pazartesi
FUTBOL BABAMIN SEVDİĞİ GİBİ KALSIN!
Futbol babamın sevdiği gibi kalsın,
O'nun omzunda bilet kuyruğuna girdiğim, büyük büyük adamların beni ezmemek için çaba sarfettiği günlerdeki gibi,
Tribünlerin yarı yarıya bölündüğü, kardeş kardeş izlediği zamanlardaki gibi,
Taraftar grupları diye bir kavramın olmadığı yıllardaki gibi olsun futbolum,
"Küfür" değil "bir şarkısın sen" olsun dilimdeki,
Kağıt şapkamın altından izlemek istiyorum maçımı,
Sahaya pet şişeler değil konfetiler atmak istiyorum,
Ali Tanrıyar'ı, Süleyman Seba'yı, Faruk Ilgaz'ı göreyim protokol tribününde,
Cüneyt, Samet, Müjdat kaptan olsun yine,
Mami, Şeytan, Şifo'yla coşalım,
Metin Ali Feyyaz, Oğuz'a Aykut'a sarılsın
Kirlenmesin daha fazla futbolum,
Babamın sevdiği gibi kalsın...
RIBERY SENDROMU - 3
Van Bommel İspanyol radyosu RAC1'e konuşmuş.
Arşivde Ribery ile ilgili 2008 Aralık ayının sonlarında birşeyler karalamışım. Okumakta fayda var.
RIBERY SENDROMU
RIBERY SENDROMU-2
TARAFTARIZ BİZ ÇEKERİZ CEFA
ERIC GERETS FRANSA'DA LİDER
12 Nisan 2009 Pazar
ROBERTO CARLOS & LINCOLN
LINCOLN: ______________________________________
ROBERTO CARLOS: _______________________________
ESKİ DİYALOGLAR
KONKORDATO DERBİSİ
Konkordato ilan eden şirket: Galatasaray ve Fenerbahçe
Alacaklı: Sivasspor ve Beşiktaş
Neden ve nasıl konkordato ilan ettiler?
Şampiyonluk yarışının gerisinde kalmamaları için iki takımdan birinin mutlak kazanmak zorunda olduğu bir maçtı. Puan farkının lider Sivasspor ile 9 puana çıkmasının ardından beraberlik en kötü senaryoydu. Ama beraberliğin üstüne 4 kırmızı kart konkordato ilan etmek demekti. Bu iki takım rezil geçen bu sezonun en rezil futbolunu ortaya koyarak Sivasspor ile Beşiktaş'a şunu dediler; "Bizim zaten şampiyon olacak durumumuz yok, elimizden gelen budur, alın şampiyonluk sizden birinin olsun!" Alacaklı Sivasspor ve Beşiktaş, iki takımın da en önemli oyuncularının kırmızı kart görmesiyle (en az 2 maç ceza alacaklardır) alacaklarını önümüzdeki dönemde hafta hafta tahsil edecekler.
Bu iki ezeli rakibin futbolcuları şunu da dediler biz futbolseverlere; "Biz milli takım kampında beraber kalan, aynı odada yatan, aynı masada yemek yiyen, aynı televizyon karşısında oyun oynayan insanlarız; ama yeri gelince birbirimizin anasına da küfrederiz, boğazına da yapışırız, yüzüne yumruk da atarız, biz böyle terbiyesiz insanlarız da aynı zamanda."
Sahadaki futbolu, Ümit Karan'ın Baros'a bile bile pas atmamasını, Lincoln'ün oyuna girmeden önce Bülent Korkmaz'la birbirlerinin yüzüne hiç bakmamalarını, sahaya atılan pet şişeleri, edilen iğrenç küfürleri, Ali Sami Yen'in basın tribününün ne kadar çağ dışı olduğunu, fazla akreditasyon yüzünden tribünde yer bulamayarak merdivenlerde altıma gazete kağıdı koyarak maçı izlemeye çalıştığımı ve bu yüzden sahanın belli bölümlerini göremediğimi falan anlatmayacağım bile. En iyi iki oyuncu Emre Aşık ve Lugano'ydu, onlara verebileceğim yıldız da 10 üzerinden 3 iken ikisinin de kırmızı kart görmesinin ardından 1'e düştü. Maç sonunda yaşanan çirkinlikler herşeyin üzerine sünger çekti. Yakışmadı, bu olayların içine karışan hiçbir futbolcuya yakışmadı. Maçın sonunda yaşananları ortamı durmadan geren ve biran evvel bırakıp gitmeleri için dua ettiğim Aziz ve Adnan Başkan ayağa kalkmış şaşkın gözlerle izliyorlardı. Neden şaşırıyorsunuzki bu çirkinliklerde sizin de rolünüz fazlasıyla var!
Son sözüm; Türk futbolu adına utanç duydum, üzüldüm ama en çok çocuklarını bu maça götürenlere üzüldüm.