
Mesela iki pille çalışan aletleriniz vardır, radyo, uzaktan kumanda ya da el feneri gibi. Radyoyu örnek alalım. Yeni aldığınız radyo yanında mutlaka pillerini de beraberinde getirir. Pilleri takar ve güzel güzel yeni radyonuzun keyfini çıkarırsınız. Ancak bir süre sonra doğal olarak piller bitmeye başlar ve yenileriyle değiştirmeniz gerekir. Durumunuz iyiyse ya da eliniz açıksa piyasadaki en iyi pillerden 2 adet Duracell’e 6 lira öder ve en uzun süreli verimlerden birini alırsınız. Ama imkanınız yoksa tercihinizi sağdan soldan duyduklarınız doğrultusunda mümkün olduğunca fazla verim alabileceğiniz daha ucuz pillerden yana kullanırsınız ve mesela gider 4 liraya 2 adet Varta alırsınız. Aslında bu durumda ne yaparsanız yapın bir kere baştan Duracell’in performansını yakalayamayacağınızı kabul etmişsinizdir. Üstüne üstlük uzun vadede baktığınızda da ufak bir hesapla ömür-para orantısı bakımından daha zararlı çıktığınızı da farkedersiniz. 6 liralık 2 adet Duracell’in sağladığı verimi almak için 4 adet Varta'ya 8 lira ödemek zorunda kalmışsınızdır. Neticede o an içinde bulunduğunuz koşullara göre iki tercih de kabul edilebilirdir.

Ancak bir de uyanık olduğunu düşünenler vardır. En zararlı çıkanlar da bence bunlardır. Bunlar 2 pilin yerine sadece 1 pili değiştirir ve Duracell'in yanına mesela 1 liralık Sanyo takarlar. Böylece diğerlerine oranla hem ceplerinden daha az para çıkar hem de radyolarını kullanmaya devam etmiş olurlar. Ancak çok kısa bir süre sonra bakarlar ki radyo yine çalışmamaya başlar. Çünkü Sanyo'nun ne tükenme noktasına gelen Duracell'e ne de radyoya bir faydası olmuştur. Olan şey, ikisinin de daha çabuk bir şekilde tükenmeye başlamasıdır sadece. Böyle olunca kullanılan radyo da bir yandan eskimeye devam etmektedir.
Biraz karışık oldu belki ama bugünkü Galatasaray'da da durum böyledir bana göre. Duracelller'in (Arda, Baros, Kewell, Elano ve Neill vs.) yanına ya çekmecede sakladıkları ya da bakkaldan yeni aldıkları Sanyolar'ı(mevcut yönetimsel zihniyet ve Barış, Sarp, Ali Turan, Serdar Özkan ve Pino gibi isimler) taktılar. Sonunda Sanyo hem radyoyu yordu hem de Duracell'i tamamen tüketti. Aslında suç, ne Sanyo'da ne de Duracell'de. Onlar potansiyelleri ölçüsünde ellerinden geleni yapıyorlar. Suçlu bulmak gerekiyor mu emin değilim ama arıyorsak listenin en üst sırasına bu ikisinden aynı anda verim almaya çalışanları koymalıyız. Suç, Duracell'i de geçtim artık Varta bile "aldıramayıp" Sanyo ile "idare etmeye" çalışanlarda! Ve artık işin kötü tarafı radyo da(Rijkaard) eskidi, geçen sene arada bir sesi güzel çıkıyordu ama şimdi iyice cızırdamaya başladı. Tamir edilme imkanı var mı bilmiyorum ama yoksa eğer artık onu da değiştirmenin vakti geldi de geçiyor bile...