35 yaş ve üstünde olan futbolculardan hazırladığım kadronun devamı. 4-4-2 olarak dizdiğim kadronun geçenlerde kale ve defans hattını oluşturmuştum, sırada orta 4'lü var. Bölüm - 3'te ise öndeki iki forveti ekleyip kadroyu tamamlayacağım.
Sağ açık Luis Figo: 
Listeye kankam olduğu için almadım yanlış anlaşılmasın, gerçekten büyük topçudur. 37 yaşına yaklaştı. Çok fazla takımda forma giymeyi tercih etmedi. Her gittiği takımda uzun süre kaldı ve kupalar kaldırdı. Sağ kanatta topla buluştuktan sonra hızlanıp içeriye doğru kat edişi, bunu yaparken de vücudunun hafif kambur bir hal alması ve ardından rakiplerinden sıyrıldıktan sonra bitirici bir pas veya vuruşla hatırlarım kendisini. Euro 2000'de İngiltere'ye attığı nefis gol ve Barcelona'dan Real Madrid'e geçtikten sonra Nou Camp'ta köşe vuruşu kullanırken tribünlerden gördüğü tepki ile atılan domuz başı da hafızalara kazınmıştır. Hatta ne zaman kesik bir domuz başı görsem aklıma Figo gelmiştir. Portekiz'in altın jenerasyonunun lideridir. 1991 yılında Dünya Gençler Şampiyonu olmasının dışında O da milli takımda başarı yaşayamayıp kulüp takımlarında kupalar kaldıran futbolcular listesindedir. Ancak 2006 Dünya Kupası'nda yarı final oynadığını da belirtmeden geçmeyelim. 2001 yılında Dünya'da yılın futbolcusu seçilen Figo, Sporting Lisbon, Barcelona, Real Madrid ve Inter kariyerinde şampiyonlar ligi, İspanya ve İtalya ligi şampiyonlukları başta olmak üzere 20'nin üzerinde kupa kazanmıştır. O da yavaş yavaş futbol kariyerini noktalamaya hazırlanıyor, ne diyelim meşhur eşi
Helen Svedin ile birlikte mutluluklar diliyoruz kendisine...
Orta saha Tugay Kerimoğlu:

Biraz duygusal bir tercih olduğunu belirtelim. Bunun sebebi 39 yaşına kadar oynamayı başaran bir Türk futbolcusu olmasındandır. Herşeyden önce bu noktaya gelebileceğini yani bu yaşlara kadar oynayabileceğini hiç düşünmezdim. Avrupa'ya gidişi ve orada tutunuşu ile beni hayrete düşüren isimlerin başında gelir. Tugay, şarap gibi tanımlamasının en yakıştığı futbolculardan biri. Ne kadar iyi bir profesyonel olduğunu 30 yaşında ayrıldığı Galatasaray'dan sonra 9 yıl daha yeşil sahalarda yer alarak kanıtladı. Ne kadar doğru bilmiyorum ama bundan yaklaşık 3 yıl önce Alex Ferguson "
10 yaş daha genç olsaydı, benim takımım için tam uygun bir futbolcu olurdu" demiş Tugay için. Biraz zamansız gitti belki Avrupa'ya, Galatasaray'ın Uefa Kupası'nı kaldırdığı yıl ara transfer döneminde G.Rangers'ın yolunu tutmuştu ama iyi ki de gitmiş, çocuklarını daha sağlıklı ve güzel bir ortamda yetiştirmesinin yanında takımı Blackburn de O'na güzel bir jübile yapmaya hazırlanıyor, Galatasaray'da olsaydı çoktan spor yazarı ya da yorumcusu olmuştu. Sarı kırmızılılarla 6, G.Rangers'la da 1 lig şampiyonluğu yaşadı. Sert şutları zaman zaman da şımarıkvari ağız hareketleriyle hatırlarım Tugay'ı ya siz?
Orta Saha Pavel Nedved:
Nedved desem aklınıza ilk ne gelir? Benim aklıma Cafu tarafından üstünden 3 kez top aşırtılarak madara edilmesi gelir.
Buyrun izleyin. Ancak iki ayağını da iyi kullanabilen, sert ve isabetli şutlarıyla daha çok hatırlarız kendisini. Galatasaray'lılar da Sparta Prag zamanından bu sert şutlarını bir hayli iyi hatırlar. Sparta Prag'ın ardından Lazio ve şimdiki kulübü Juventus kariyeri kupalarla doludur. Lazio'da lig şampiyonluğu yaşadı. Yine son kupa galipleri kupasını kazanan takımın bir üyesi hatta son golünü atan futbolcu olarak da tarihe geçti. Lazio'da adından o kadar çok sözettirdi ki Juventus, Real Madrid'e giden Zidane'nın yerine O'nu transfer etti. 2002-2003 sezonu O'nun için mükemmele yakın geçti. 2003'te Avrupa'da yılın futbolcusu seçilmesinin yanında Serie A'dan hem yılın futbolcusu hem de yılın en iyi yabancı futbolcusu ünvanlarına layık görüldü. Bu yıl içinde O'nun için tek üzücü şey Milan'la oynanan şampiyonlar ligi finalinde kart cezalısı olduğu için forma giyememesiydi. Oynasaydı ben inanıyorum ki kupayı Juventus kaldırırdı. 37 yaşına geldi Nedved, tünelin sonundaki ışık yeşil sahalar için artık yavaş yavaş sönmeye başladı. Saçlarına dikkat et!
Sol açık Ryan Giggs:
Heralde bu isimler arasında en çok özleyeceğim oyuncudur. Gözbebeğidir, ilk göz ağrısıdır. O da Manchester United'ın bayrak adamıdır. Ryan Giggs = M.United, M.United= Ryan Giggs'tir. 36 yaşına yaklaştı ve halen çok büyük bir tehlike, halen izlemek büyük zevk veriyor. Sir Alex Ferguson'un O'nu M. United altyapısına almak için ne kadar uğraş verdiğini biliyoruz. 1987'den beri M.United'ın renklerini üzerinde taşıyor. Geçenlerde O'nunla ilgili Mustafa Özdemir'den ilginç bir şey öğrenmiştim; ailesinde kökleri Sierra Leone'ye kadar uzanan birileri varmış ve Giggs'in de Sierra Leone vatandaşlığı bulunuyormuş(Yemedin di mi beni Mustafa?). O'nunla ilgili söylenecek o kadar çok şey var ki sayfalar lazım anlatmaya.
Şu izlense kafidir sanırım...BÖLÜM - 1