25 Haziran 2009 Perşembe

NİHAT VE YILDIRIM DEMİRÖREN ARASINDAKİ TELEFON KONUŞMASI *

Mehmet Topuz'u Fenerbahçe'ye, Gökhan Zan'ı Galatasaray'a kaptıran Beşiktaş'ın Başkanı Yıldırım Demirören, şampiyonlar liginde mücadele edecek takıma henüz camiayı heyecanlandıracak bir transfer yapamadığı için baskı altına girmiştir. Bunalan Demirören daha önce ikna edemediği Nihat Kahveci'nin geceyarısında Villarreal'deki evini arar. Uykudan uyanan Nihat telefonu açar.

Yıldırım Demirören: Aloo Nihat, Alooo sen misin?
Nihat Kahveci: Aloooo!
Y.D.: Nihat benim oğlum Yıldırım.
N.K.: Alooo!
Y.D.: Oğlum benim diyorum Yıldırım. Duymuyor musun?
N.K.: Alooo!
Y.D.: Hay ben senin kulağını ....! Benim oğlum benim, Yıldırım yawww.
N.K.: Yaa Aziz Başkan'ım geceyarısı oldu, söyledim ya size istemiyorum Fenerbahçe'ye gelmeyi. Bu saatte de aranmaz ki! Neden bırakmıyosunuz peşimi?
Y.D.: Lan olum. Ne Aziz Yıldırım'ı ya, Yıldırım Demirören ben.
N.K.: Ih-ıhh, yaw Başkan'ım kusura bakmayın Yıldırım deyince benim de aklım hemen Aziz Başkan'a gitti.
Y.D.: Ne o hayrola! İstiyor mu hala seni? Peşinde demek ki hala!
N.K.: İstiyor tabii her gün arıyor neredeyse.
Y.D.: (İç ses başlar) Vay be Aziz! Yetmedi mi? Mehmet Topuz'u aldın, onu bunu aldın yetmedi mi? Bu ne hırs be kardeşim! (İç ses biter)
N.K.: Başkan'ım orda mısınız?
Y.D.: Eee şey, burdayım burdayım. Bak ne diycem Nihat? Sakın hemen hayır deme. Bak biraz düşün tamam mı?
N.K.: Başkan'ım siz de mi yahu? Yine mi transfer?
Y.D.: Ulan ne diye arıycam bu saatte seni? Yemek yapıyodum soğanım yokmuş sen de var mı diye sormak için mi arıycaktım.
N.K.: Pardon anlamadım Başkan'ım, dalga mı geçiyorsunuz benimle?
Y.D.: Ih-ıhh. Yok be Nihatcım, şaka yapıyorum, öyle bir an kaybetmişim kendimi. Bak Nihat'ım, golcüm benim. Öz Beşiktaş'lım.
N.K.: Söyleyin Başkan'ım dinliyorum. Hemen sadete gelirseniz sevinirim. Hanım uyanmasın oyar valla beni.
Y.D.: Bak yiğidim. Günler geçiyor. İki kupa kazandık, şampiyonlar ligine gidiyoruz. Ama ortada transfer yok. Bildiğin gibi değil, çok geliyorlar üzerime.
N.K.: Anlıyorum başkan'ım!
Y.D.: Ne bu yahu?! Mustafa hocayı ayrı ikna et, uğraş günlerce. Mehmet Topuz önce Beşiktaşlıyım desin, formayla pozlar versin, 1 hafta sonra Fener'e gitsin. Sonra bizim Kenan, Kenan Öner'e ne demeli! Sen git Gökhan'ın sözleşmesini uzatmayı unut. Olacak iş mi. O'nu da bonservissiz Adnan kaptı mı!
N.K.: Hı hı...
Y.D.: Dinliyorsun di mi Nihat?
N.K.: Evet evet burdayım Başkan'ım.
Y.D.: Herkes üzerime geliyor Nihat. Bak elim ayağım titremeye başladı yine. Dokunsan ağlıycam şimdi.
N.K.: Başkan'ım yapmayın etmeyin. Kendinizi bu kadar yıpratmayın n'olur, üzülüyorum ben de.
Y.D.: Üzülme Nihat, üzülme. Bak Nihat'ım, ilacım sensin. Biliyorum eşin alıştı oralara. Bir hayat kurdunuz. Dönmek istemiyor buralara. Ama sana ihtiyacım var. Bak söz burda da krallar gibi yaşatıcam sizi. İkna et Pınar'ı, kandır da dön tekrar n'olurrrrrrr!
N.K.: Başkan'ım bir saniye.
Bu sırada Nihat'ın eşi Pınar Kahveci uyanır ve sorar;
P.K.: Nihat kimle konuşuyosun gecenin bu vakti?
N.K.: (Ahizeyi eliyle kapatır ve eşine cevap verir) Yıldırım yawww!
P.K.: Hangisi, Aziz mi?
N.K.: Yok yok Beşiktaş Başkanı.
P.K.: Hay Allah'ım ya. Sen dönmiycem demedin mi bu adama? Ne diye rahatsız ediyor hala bu saatte?
N.K.: Pınarcım dur sinirlenme hemen. Gerçekten çok zor durumda kalmış. Belli ki çok sıkışmış, beni de uzun zamandır istiyor biliyosun. Gel dönelim hadi he. Özlemedin mi memleketi, İstanbul'u?
P.K.: Özlemez olur muyum, özledim tabii. Ama burda da iyiydik ya!
N.K.: Gel tamam diyelim. Bak krallar gibi yaşatcam sizi diyo.
P.K.: Tüp geçit bitmiş mi sen onu sor.
N.K.: Yok yok bitmemiş ama az kalmış. Amaaaa...
P.K.: Amaa neee?
N.K.: 2. köprü de çalışma varmış. 40 gün sürecekmiş. 2-3 saat sürüyormuş köprüyü geçmek.
P.K.: Hımmmm. İyi peki, tamam de. Bak sen de istiyosun zaten Beşiktaş'a dönmeyi. Bu yüzden kabul ediyorum. Ama ben 40 gün sonra gelirim söyliyim peşin peşin. 2. köprüdeki çalışma bitmeden adımımı atmam.
N.K.: Yaşa be karıcığım, mucuksssss
Bu sırada Yıldırım Demirören telefonun diğer ucunda heyecanla beklemekte, bir yandan da tırnaklarını yemektedir.
N.K.: Alooo Başkan'ım.
Y.D.: Burdayım Nihat. N'oldu haberler iyi mi?
N.K.: İyi iyi Başkan'ım. Tamamdır Pınar da ikna oldu. Geliyoruz.
Yıldırım Demirören sevinçten havaya uçar ve gecenin bir yarısı göbek atmaya başlar.
Y.D.: Oooooooo mastika mastika, ooooooooo sigarası malbora
N.K.: Aloo alooo Başkan'ım, iyi misiniz?
Y.D.: İyiyim iyiyim Nihat'ım. Ben iyi olmıyım da kim olsun. (İç ses başlar) Ohh be Aziz sen görürsün şimdi. Yarın tüm basın Nihat Beşiktaş'ta diye yazsın da göreyim seni. (İç ses biter) Tamam Nihat'ım öpüyorum seni gözlerinden, Pınar'a çok selamlar. Bak veriyorum haberi basına tamam mı? Caymayasın!
N.K.: Tamam Başkan'ım, sözüm söz. Geliyoruz dedik işte!
Y.D.: Ok. Öptüm görüşürüz. Noches buenas**.
N.K.: Haahaahh Noches buenas Başkan'ım.

*Tamamiyle hayal ürünüdür.
** Noches buenas: İyi geceler.
Şaka bir yana Nihat hayırlı olsun Beşiktaş'a. Sağlıklı bir Nihat her türlü iş yapar Beşiktaş'ta.

11 yorum:

Tunç Bozacılar dedi ki...

abi hızlı okudum ve bir daha dönmeyecğim ama çok imla yanlışı (aklıma gelenler;arıycam,O'nu,başkan'ım vs.) gördüm haberin ola . saygılar ...

Adsız dedi ki...

Ali bey,

N.K.: Söyleyin Başkan'ım dinliyorum. Hemen saadete gelirseniz sevinirim. Hanım uyanmasın oyar valla beni.

satırında "saadet" değil de "sadet" olacak.

PENNEARABIATA dedi ki...

@ t2

sağol duyarlılığın için. blogu sevdiğin için özen gösteriyorsun belli ki. ama takılmayın ya bu kadar imla hatalarına falan. Ne ben Orhan Pamuk'um ne de bu edebi bir roman. blog işte günlük en nihayetinde. noktasına virgülüne bakmayın bu kadar. anlattığı şeyi alın yeter. benim de herşeyi doğru biliyorum, doğru yazıyorum diye bir iddiam da yok. ayrıca "arıycam" ve benzerleri de bu bir telefon konuşması olduğu için konuşma dilinde yazılmıştır. yoksa kalkıp da "arayacağım" demez kimse.

@ tarik
sağolasın düzelttim.

fd dedi ki...

Abi demedi deme, yarin Fotospor: "NIHAT’IN ESINDEN 40 GÜN SARTI!" diye haber haber :-))

müthis olmus, ellerine saglik! :-)

sayerlack dedi ki...

Hayal gücüne hayranım.Senaryoyu güzel yazmışsın....

beckham07 dedi ki...

''Bak veriyorum haberi basına tamam mı? Caymayasın!''

harika süperdi :))

Tunç Bozacılar dedi ki...

ayrıca son kez , nacizane :

Arda Turan & Aziz Yıldırım
(hayali diyaloglar)

http://tersmanyel.blogspot.com/2009/06/arda-turan-aziz-yldrm.html

abeyle dedi ki...

Yalnız Fenrbahce kismi biraz uyduruk olmus çünkü Fenerbahçe bu transfer döneminde Nihat'la hiç ilgilenmedi Cuma günü Fenerbahçe başka bir önemli yıldızı açıklayacak zaten...

varol döken dedi ki...

ali bana da gerçeğe çok yakın geldi... bak alırlar telekulak'tan söyleyeyim telegol'e yorumcu yaparlar görürsün ebenin ali samisini:)

fatih dedi ki...

bu adamın sakatlığının kronik olduğunu sokaktaki dilenci bile biliyo verilen paraya yazık...

Murat1905 dedi ki...

Kılıbık futbolcu istemiyoruz :D