Bu sezon Avrupa'da büyük maçların ilk haftalarda oynanması dikkat çekici. Hollanda'da iki ezeli rakip Ajax ile PSV daha ligin 3. haftasında karşılaştı ve PSV sahadan 4-3 galip ayrıldı. Yine Serie A'da Milano derbisi 2. haftada oynanacak. (Bu maçın yayın hakkını internetten mi alıp sizlere ulaştırsam ne yapsam) İngiltere'de de M.United'la Arsenal 4. haftada kozlarını paylaşacak. Maç yarın spormax'de yayınlanacak. Saat 19:15'deki maçı yorumlayacak kişi de bu maça özel olarak Fatih Terim. Hocadan Ferguson ve Wenger'in taktikleri ile ilgili derin yorumlar bekliyorum. Ayrıca her hafta Premier Lig'de yorumlarını dinlediğimiz İbrahim Altınsay'ın önünde de saygıyla eğildiğimi belirtmeliyim. Bir Avrupa ligi maçında özellikle Premier Lig'de Altınsay kadar iyi yorum yapacak kişi sayısı çok azdır Türkiye'de. Onu her dinlediğimde mutlaka birşey öğreniyorum.
Maça gelecek olursak bu blogu takip edenler benim Arsenal'i desteklediğimi bilirler. Takım bu sene gerçekten ummadığım kadar iyi başladı. Ligde ilk 2 haftada 10 gol atmak ki bunlardan 6'sı ilk hafta deplasmanda Everton'a idi, mükemmel bir başlangıç anlamına geliyor. Çünkü 2 haftada çift haneli gol sayısına ulaşan ilk Premier Lig takımı oldular. Aynı şekilde şampiyonlar ligi ön elemesinde de Celtic'e iki maçta atılan 5 gol eksiklere rağmen gelecek adına ümit verici. Sezon başında Toure ve Adebayor'un satılmalarına üzülmüştüm özellikle de Toure'nin. Dürüst olmak gerekirse bu sezon ilk 4'e girmelerinin sürpriz olacağını düşünüyordum(giremeyebilirler de) ama Wenger elindeki malzemeyle en lezzetli yemeyi yapmayı başarabilen iyi bir aşçı olduğunu bir kez daha ispatladı. Ferguson bile bugün yaptığı açıklamayla ki beni oldukça şaşırtmıştır, Wenger'in Toure ve Adebayor'u satmasının doğru karar olduğunu söyleyip en büyük rakiplerinden birine övgüler yağdırdı. Şu cümlesi bir hayli ilginç, "Everton'ı deplasmanda 6-1 yenmek gerçekten inanılmaz. Yıllardır bu takımın başındayım ama Goodison Park'ta böyle bir galibiyet aldığımı hatırlamıyorum." Haklı Ferguson, yiğidi öldür ama hakkını ver demişler. Wenger oyuncularının ne zaman takımdan ayrılması gerektiğini kestirebilen, ne kadar daha takımda kalacaklarını öngörebilen bir teknik adam. Planlı, programlı, hesaplı, kitaplı çalışarak Arsenal'e kendi karakterini yaratmasında önemli katkı sağladı. Yarınki maçta Wenger sakat futbolcuları Fabregas, Walcott, Nasri ve Djourou'dan yararlanamayacak.
Gelelim şampiyona. İmkanı olan Beşiktaşlılar yarınki maçı pür dikkat izleyeceklerdir. Aslında bu maça Mustafa Denizli'yi yorumcu olarak almak da ilginç olabilirdi. United, Burnley karşısında alınan şok mağlubiyetin yaralarını geçen hafta Wigan karşısında aldığı 5-0'lık galibiyetle sarmıştı. Ama kalesinde ve savunmasının göbeğinde iki önemli eksiği var. Van der Sar kırık elinden dolayı bu sezon forma giyemedi. Ve benim PES 2009'dan uyuz olduğum savunmacılardan biri Rio Ferdinand da sakat olduğu için oynayamayacak. İkisinin eksikliği de son derece önemli. Ancak kadro yapılarına baktığımızda maçın orta sahaların bir çarpışması gibi olacağını, Ferguson'un hem kadro hem de saha avantajı nedeniyle bir adım öne geçtiğini söyleyebiliriz. Geçen sezonki maç golsüz sona ermişti. Yarınki maçta da Arsenal'in yenilmeyeceğini, iddaacıların diliyle 0-2 çifte şansın bu maça uygun olacağını düşünüyorum.
28 Ağustos 2009 Cuma
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
1 yorum:
italya liginin yayınlanmama sebebi nedir çok merak ediyorum. fransa ligi, portekiz ligi hatta rusya ligi yayınlanırken italya yok, inanamıyorum buna. fiyatları mı çok pahalı, reytingleri mi çok düşük yada başka bir şey mi var? bu hafta milan-inter maçının yanısıra juve-roma maçıda var. küçücük justin ekranından maç izlemek zorunda kalacağız. keşke 24 alsa yayın haklarınıda izlesek diyerek gazı da vereyim :)
Yorum Gönder