Tilki döndü dolaştı yine kürkçü dükkanına geldi. Flamengo ile olan sözleşmesi sona eren Adriano yeniden İtalya'da. Roma bonservis bedeli ödemeden Brezilyalı futbolcuyu kadrosuna kattı. Inter'i bırakıp kafasını toparlamak için ülkesine giden problem çocuk Flamengo formasıyla 48 maçta 30 gol attı ve geçen sezonki şampiyonlukta büyük katkı yaptı. Ancak saha içinde çok iyi bir performans gösterse de saha dışında genelde bildiğimiz Adriano vardı. Partilerden, saçma sapan ilişkilerinden geri kalmadı. Yeri geldi antrenmanları kaçırdı, yeri geldi kadro dışı bırakıldı. Brezilya'daki dikkat çekici formu belki de disiplinsiz davranışları yüzünden Dunga'nın dikkatini çekmedi. Brezilya milli takımı her fırsatta ona hoşgeldin demeye hazır olsa da Adriano için kötü örnekler kalpleri en sonunda ona karşı köreltti.
Bir zamanlar zirvedeydi Adriano. Rakip takımların korkulu rüyasıydı. Güçlü fiziği ve füze gibi şutlarıyla en çekinilen forvet oyuncularının başında geliyordu. Ama ne olduysa 2004'te babasının ölümünden sonra oldu. Adriano için o dönem sonbahar mevsimi gibi geçiyordu. Kuruyan bir yaprak gibi düştü dalından. Çaresiz ve korumasızdı. Alkol avucunun içine aldı onu. Kendisini kadınlara kaptırmaktan da kurtulamadı. Kilo aldı, fizik gücünü kaybetti. Bu zor zamanlarında basın da fırsat buldukça saplıyordu hançerini sırtına. Dayanamadı İtalya'da daha fazla. Kaçmak, ülkesine gitmek, ailesi ve yakın arkadaşlarıyla birlikte olmak onun için en doğru olanıydı. İlk Sao Paulo macerası yine yaramazlıklarıyla geçti. İkinci dönüşü bu kez Flamengo'ya idi. Kendini bulmuştu, patlamaya hazır bir bomba gibiydi. Hırslıydı, attığı gollerden sonraki sevinci futbolu ne kadar sevdiğini gözler önüne seriyordu.
Dunga tarafından 2010 Dünya Kupası elemelerine çağrılsa da 23 kişilik kadroya alınmaması onda nasıl bir etki yaptı bunu bilmiyoruz. Ama Roma kariyeriyle birlikte onun için herşeyin yanlış gittiği İtalya serüveni tekrar başlıyor. Baskının çok fazla hissedildiği bu lige dönmek onun için ne kadar akıllıca bilmiyorum. İtalyan medyası en ufak negatif bir durumda kanını emmek için bekliyor olacak. Roma'nın gece hayatı onu cezbetmek için de bir köşede her zaman duracak. Eğer bunlara karşı durmayı ve sadece futbola konsantre olmayı başarırsa Adriano'yu Adriano yapan ligde işlerinin iyi gitmemesi için hiçbir sebep yok. Roma kulübüne düşen görevse oyuncusunun mümkün olduğunca arkasında durmak ve onu baskılara karşı korumak. Bir zamanlar Inter'de fenomen haline gelen o Adriano geri mi gelecek yoksa Roma kötü alışkanlıklarına kendini her an tekrar kaptırma potansiyeline sahip futbolcuyu transfer ederek kumar mı oynadı, bunu yakın zamanda öğreneceğiz.
9 Haziran 2010 Çarşamba
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
1 yorum:
son yıllarda bu gözler bu kadar komple bir adamı görmemişti... sanırım kimse görmedi... tamam bazı özellikleri ondan daha iyi adamlar vardı ama her şeyi komple onun ayarında yapan adam yoktu...
niye böyle oldu lan adriano, istanbul'a gelince konuşalım bunları...
Yorum Gönder