9 Mayıs 2009 Cumartesi

BUNUN İÇİNDE NASIL OTURUYORLARKİ %&/???!!!!!!

VAN GAAL DEFTERİ TÜRK TAKIMLARI İÇİN KAPANDI

Louis Van Gaal'in adı artık Galatasaray, Fenerbahçe ve hatta Trabzonspor ile anılamayacak. Yazılı basınımızın bu ismi dedikodu defterlerinden çıkarma vakti geldi. Hollandalı teknik adam önümüzdeki sezondan itibaren yakışacağını düşündüğüm Bayern Münih'in başında olacak. Sol elinde tuttuğu ve hiç eksik etmediği defteriyle Alianz Arena'da güzel güzel notlarını almaya devam edecek. Dünya'nın en iyilerinden biridir gözümde. Kulüp takımları Ajax, Barcelona ve AZ ile kaldırmadığı kupa kalmamıştır. AZ Alkmaar'ın Başkanı geçenlerde kendileriyle 2010'a kadar sözleşmesi olduğunu ve bu anlaşmaya uyanacağına inandıklarını, O'nu bırakmak istemediklerini söylese de Franz Beckenbauer bu işe elini atarsa istediğini almadan bırakmaz. Hatta yalnızca kendisi değil AZ'nin kaptanı ve orta saha oyuncusu olan 25 yaşındaki Stijn Schaars'ı da yanında götüreceği söyleniyor.

Bu kadar çok teknik direktör değişikliğinin yaşandığı, yaşanacağı bir sezon daha hatırlamıyorum. Futbolcudan çok teknik direktör transferlerini konuşuyoruz daha sezon tamamlanmadan. Başı çeken ülke de Almanya. Schalke'nin başına geçecek olan Felix Magath'ın boşalttığı koltuğa da Werder Bremen'in hocası Thomas Schaaf'ın geçeceği iddia ediliyor. Tek kulüp adamıdır Schaaf. Maldini Milan için neyse Schaaf da Bremen için odur. Genç takımından yetişmiştir, 17 yıl top oynamıştır ve 10 yıldır da yönetmektedir. Ne oldu da bırakıp gidiyor bu kadar yılın ardından merak ediyorum. Gidecekse de Uefa Kupası'nı kaldırıp gitmesini isterim. Baksanıza nasıl da masum masum bakıyor, istediği ne kadar belli.

8 Mayıs 2009 Cuma

ÖNÜMÜZDEKİ YILLARDA İZLEMEYİ ÖZLEYECEĞİM 11 FUTBOLCU - BÖLÜM 1

Futbolda yavaş yavaş kariyerlerinin sonuna gelen futbolcularla ilgili bir çalışma yaptım. Sahalara veda ettikten sonra izlemeyi özleyeceğim futbolculardan bir 11 oluşturdum. Bu kadroyu kurarken de yaşları 35 ve üstünde olan, kariyerlerinde gerek kulüp gerekse milli takımlarında kupalar kaldırmış futbolcuları seçtim. 4-4-2 olarak dizmeye karar verdiğim takımımdan ilk olarak kale ve savunmadaki 5 ismi sizlerle paylaşıyorum. İkinci bölümde ise orta saha ve forvet hattını kuracağım. Bu efsaneler hakkında kuşkusuz söylenecek çok şey var ancak fazla uzatmak istemedim.

Kalede Edvin Van der Sar:


Herşeyden önce Juventus kalesini koruyan ilk yabancı kalecidir kendileri. Ajax futbol akademisinin Dünya'ya sunduğu en iyi kalecilerden biridir gözümde. 39 yaşına gelmesine rağmen afacan yüz ifadesini halen kaybetmemiştir. 130 kezle Hollanda milli takımının formasını en fazla giyen futbolcudur aynı zamanda. En büyük başarılarından biri, çok az futbolcuya nasip olmuş şampiyonlar ligi şampiyonluğunu iki farklı takımda kazanmasıdır, 1995'de Ajax'la, 2008'de M.United'la. 27 Mayıs'ta bu kupayı üstüste ikinci kez kaldırma onuruna erişebilir. Oysaki 1996 yılında da bunu başarmaya çok yaklaşmıştı. Ancak 1-1'in sonunda penaltılara giden maçta Juventus'lu futbolcuların vuruşlarında gollere engel olamayınca kaybetmişlerdi. 9 sezon Ajax forması, 2 sezon Juventus (kaleyi Buffon'a kaptırdı), 4 sezon Fulham forması giydi. M.United'a transfer olduktan sonra adeta yeniden doğru ve son 4 sezondur da İngiliz ekibinin kalesini başarıyla koruyor. 2010 Dünya Kupası'nda oynar mı bekleyip göreceğiz.

Sağ bek Javier Zanetti:

Gerçek bir profesyonel, istikrar abidesi, görev adamı. 36 yaşına geldi. Her maç öncesi saçlarını fön çektirerek sahaya çıktığını düşündüğüm adam. 1995 yılından bu yana Inter forması giyiyor ve emekliliğine çok yaklaştı. Sağ bek ve sağ açıkta vazifesini çok iyi yaptı. Gün geldi orta sahada oyun kurdu, gün geldi sağ kanatta dinamo gibi çalışıp hem savunmaya hem forvete destek verdi. İtalya'da traktör diye anılan Zanetti 600 kezden fazla Inter forması giydi ve İtalyan olmayan futbolcular arasında en fazla forma giyen oyuncu ünvanına erişti. Inter ile 3 kez Serie A şampiyonluğu, 1 Uefa Kupası, 2 İtalya Kupası, 3 İtalya Süper Kupası kazandı. Futbolu bıraktıktan sonra Inter ve Arjantin'de eşiyle birlikte engelli çocuklar için açtıkları vakıf adına çalışmaya devam edeceğini açıkladı. Herşeyden önce yeni yetişen futbolculara profesyonelliği de öğretmeli diye düşünüyorum.

Savunmanın ortasında Fabio Cannavaro:

O'nunla ilgili söylenecek ilk şey heralde Fifa Dünya'da Yılın Futbolcusu ödülünü bir defans oyuncusu olarak ilk kez O'nun almasıdır. 36 yaşına geldi. 1992 yılında Napoli'de futbol kariyerine başlamıştı. Biraz daha zorlasa Maradona ile aynı takımda Serie A'da forma giyebilirdi. Son dönemde O'nunla ilgili hatırladığım iki üzücü şey var. Biri Euro 2008'in başlamasına kısa bir süre kala antrenmanda sakatlanıp evine dönmesi, diğeri ise geçen hafta Barcelona'dan 6 yedikleri maçta düştükleri güç durum. Bende kulüpten çok bir milli takım futbolcusu havası yaratmıştır. Real Madrid'le yaşadığı iki lig şampiyonluğu dışında kulüp takımında lig şampiyonluğu yaşamayan Cannavaro'nun en büyük başarısı da 2006 yılında Dünya Kupası'nı kaptan olarak kaldırmasıydı. Güzel bir eşe ve 3 çocuğa sahip olan Cannavaro'nun bundan birkaç yıl önce bir dergiye verdiği röportajda kadınlarla ilgili açıklamalarını hiç unutmam; "Asyalı kadınlara bayılıyorum, özellikle Hint ve Çinli kadınlara. Birer Tanrıça gibi yürüyorlar" demişti. Neyseki eşiyle halen mutlu bir evliliğe sahipler. Sezon sonunda tekrar İtalya'ya, Juventus'a döneceği konuşuluyor.

Savunmanın ortasında Paolo Maldini:

O'nunla ilgili ne söylesek az. Yakışıklılığıyla kadınların, futbolculuğuyla erkeklerin kalbinde taht kuran bir isim. Dünya futbolunun yetiştirdiği en büyük savunma oyuncularından biri. 41'ine merdiven dayadı. 24 yıllık profesyonel futbolculuk yaşamında O'nun için iki takım vardı, Milan ve İtalya. Artık bırakıyor, çok özleyeceğiz. 7 kez lig şampiyonluğu, 5 kez şampiyonlar ligi şampiyonluğu, süper kupalar, İtalya kupaları vs. kazandı. İçinde kalan tek şey zannediyorum İtalya milli takım formasıyla kupa kaldıramamış olması. 1994 Dünya Kupası'nı ve 2000 Avrupa şampiyonasını finalde kaybetmişti. Geçtiğimiz günlerde İtalya milli takımıyla özel bir maçla futbola veda etmeyi reddetti. Federasyona teşekkür etti ve resmi bir maçla veda etmeyi istediğini söyledi. Ligin son haftasında Floransa'da oynanacak Fiorentina maçıyla futbola veda edecek. Jübile maçının dillere destan olmasını bekliyorum. 3 numaralı formasını Milan'ın gençlerinde oynayan oğlu Cristian, A takıma yükselene kadar kimse giymeyecek.

Sol bek Roberto Carlos:

Roberto Carlos denilince çoğumuzun aklına gelen ilk şey Fransa'ya o fizik kurallarını zorlayan serbest vuruştan attığı goldür. 12 yıl önce attığı bu gol halen birçok futbol programının jeneriğinde yer almakta. İkinci şey ne peki desem? Heralde son derbide Lincoln'le birlikte arkadaşları kavga ederken verdikleri pozdur. 36 yaşına geldi Brezilya'lı. Artık kariyerinin son yıllarını yaşıyor. Fenerbahçe kulübü sayesinde Dünya'nın en iyi sol beklerinden birini çıplak gözle izleme fırsatı bulduk. Buraya her ne kadar posasının geldiğini düşünsem de her zaman saygım sonsuzdur kendisine. Ancak herşeyden önce benim için Real Madrid'li Roberto Carlos'dur. Çünkü en büyük başarıları İspanyol kulübünde yaşamıştır. Real Madrid'le 4 kez İspanya ligi, 3 kez şampiyonlar ligi, İspanya ve Uefa Süper Kupaları'nı kaldırmış, milli takımla da 2002 Dünya Kupası'nı kazanmıştır. Sezon sonunda Brezilya'ya döneceği söyleniyor. Eğer Türkiye Kupası'nı kaldırırsa adı Fenerbahçe'nin 26 yıllık özlemine son verenlerin arasında yer alacak ve her zaman hatırlanacak.

YOK ARTIK LEBRON JAMES

Chelsea'liler kafayı yemiş olmalı. Tepkileri dinmeden devam ediyor. Uydurdukları komplo teorilerinin haddi hesabı yok. Son iddiaları da maçın başlamasından saatler önce UEFA'nın resmi sitesine 1-1'lik skorun koyulduğu yönünde. Hatta 3 ya da 4 Chelsea'li futbolcunun sarı kart göreceğini bile tahmin etmiş UEFA. Yok artık Lebron James diyorum, bilseydim UEFA'nın tahminine basardım paraları. Hakem Ovrebo'nun aldığı emirleri uyguladığı ve finalin iki İngiliz takımı arasında oynanmaması için büyük çaba sarfettiğini söylüyor İngilizler. Bu maçı yönettiği için 5000 dolar almış UEFA'dan. Kapısında polisler ve gazeteciler yatıyor adamın. 5000 dolar iyi para ama huzur diye birşey kalmadı. Gerçek mesleği olan psikologluğa devam etsin, çünkü yeşil sahalarda bundan sonra artık çocuklarının okul maçlarını yönetir.

DAVID VILLA

SHAKHTAR DONETSK - WERDER BREMEN

Türk futbolu için son dönemde konuştuğumuz iki figür Mircea Lucescu ve Mesut Özil İstanbul'a geliyor. Shakhtar 1-1'in rövanşında D.Kiev'i 2-1 mağlup etti ve ilk kez bir Ukrayna takımı UEFA kupasında finalist oldu. Werder Bremen ise sahasında 1-0 yenilmesine rağmen rövanşı 3-2 aldı komşusunun sahasında ve Shakhtar'ın rakibi oldu. Bremen ilk kez Uefa Kupası'nda finale yükselmeyi başardı. Diego gördüğü sarı kartın ardından finalde oynayamayacak, Kadıköy'de onu izlemek iyi olurdu. Dünkü maçın ardından Thomas Schaaf stadta Uefa Kupasıyla bu şekilde poz verdi. Bu kupa sahte olanı heralde, yoksa 2 hafta önce benim fotoğraf çektirdiğim ve bugünlerde İstanbul Belediyesi tarafından sergilenen ne ola ki?

7 Mayıs 2009 Perşembe

RUS MAFYASI & HAKEM OVREBO

Rus mafyası ya da Abramovich'in Ovrebo ile ilgili tasarrufu ne olacak bunu merak ediyorum. Abramovich'in Şampiyonlar ligi şampiyonluğunu ne kadar istediğini biliyoruz. Geçen hafta Barcelona'da kumar masasında yatlarından birini kaybetmesinin(4 tane daha var gerçi) ardından bir de dün kupadan hakem nedeniyle(!) elenmelerinin ardından küplere binmiştir diye tahmin ediyorum. Chelsea'liler Ovrebo'ya dün geceden beri ateş püskürüyor. Vermediği penaltılardan dolayı maçın bitiş düdüğünün ardından Drogba ve Ballack başta olmak üzere tüm Chelsea'liler Norveçli hakemin üzerine yürüdü. Aslında yürümeyen bazı Chelsea'liler vardı, onlar da steward'lardı. Ovrebo'yı stadtan çıkartmak için büyük çaba sarfettiler. Yetkililer Ovrebo'nun başına birşey gelmesinden o kadar çok korkmuşlarki kaldığı oteli bile gece vakti değiştirmişler. Otelinin kapısında polisler beklemiş ve gizli bir şekilde ülke dışına çıkması sağlanmış. Ovrebo'yu ülkeyi terkederken görenlerin sayısı oldukça az. Oslo'daki evine vardıktan sonra rahatlamıştır Norveçli hakem, huzura ermiştir diye düşünüyordum ama e-mail yoluyla ölüm tehditleri almaya başlamış. Hatta facebook'ta bu sabah "Kill Tom Henning Ovrebo" adında grup bile açmışlar. Grubun sloganı ise "Kendimizi dün geceki hakemi bulup avlamaya adadık." Polisler şu anda ciddi şekilde güvenliğinden endişe duyuyorlar. Ne diyelim O'na kafayı takanların başında İngilizler'den çok Ruslar geliyor, bir süre evden dışarı adımını atmasa iyi eder.

DIEGO JUVE'YE HAYIRLI OLSUN

Diego mutlu sona ulaştı. İtalyan haber ajansı Ansa'ya göre Juventus'la 4 yıllık sözleşme imzaladı. İtalyanlar Werder Bremen'e 25 milyon, Diego'ya da yıllık 3.5 milyon euro ödeyecek. İki kulübün yetkilileri de transferin henüz bitmediğini söylese de ucuz yönetici yalanlarıdır bunlar. Juventus için çok iyi bir transfer. Oyun kurma anlamında Juve bir eksiklik çekiyordu ve bu eksiği Brezilya'lı ile kapatacaklardır. Porto'dan 2006 yılında Werder Bremen'e geldiğini hatırlıyorum. NTV'de Bundesliga maçlarını yayınlarken maçını en çok anlatmak istediğim takımdı Werder Bremen. Çünkü Diego vardı ve bu, action demek, güzel hareket demek, asist demek, gol demekti. Deco'nun Barcelona'ya gitmesinin ardından Porto yeni Deco olarak almıştı Diego'yu. Ama ilk sezonunda yedeklikten pek kurtulamadı, takıma uyum sağlayamadı, Portekizliler ondaki cevherin farkına belki de varamadı, ama varan bir takım vardı o da Werder Bremen. Alman ekibinin geçtiğimiz yıllarda Avrupa'nın en golcü takımı olmasında büyük pay sahiplerinden biriydi. Kendini iyi parlattı, eline geçen fırsatı iyi kullandı, takımın beyni oldu. Ancak geçen sezon sonundan bu yana birçok takımın transfer listesinde olması, adının devamlı Juventus'la anılması konsantrasyon kaybı yarattı kendisinde bana göre. Çok da iyi bir frikik uzmanıdır. Lincoln'ün daha bir adam olanıdır kanımca. Daha söz dinleyeni, problemsizi gibisinden diyorum yani. Bu sezon 11 gol attı Bremen formasıyla. Bu akşam da takımını Uefa Kupası finaline taşımaya çalışacak.

FUTBOLU NEDEN Mİ SEVİYORUZ?

ÖNCE
SONRA
ÖNCE
SONRA

GUARDIOLA & HIDDINK

Bu kare maçın son anlarından. Chelsea maçı 1-0 önde götürüyor. Bu skor onları finale taşıyacak. Üstelik rakip Barcelona sahada 10 kişi mücadele ediyor. İki teknik adam yan yana geldi, gülücükler attı, birşeyler konuştu. O dakikalarda büyük ihtimalle Hiddink bu maçı götürdüğünü düşünüyordu. Guardiola'nın kafasındansa kimbilir neler geçiyordu?! İkili Iniesta'nın Barcelona'ya turu getiren golünden kısa bir süre önce ne konuşmuş olabilir? En güzel diyalogu yazana benden bir adet Norveç'li hakem Tom Henning Ovrebo'nun forması...

HIDDINK: _______________________________________
GUARDIOLA: _____________________________________

FİNALİN ADI: BARCELONA - M.UNITED

27 Mayıs'taki final İtalya'da(Roma'da) oynanacak. Bir İspanyol(Barcelona) takımıyla bir İngiliz (M.United) takımı karşı karşıya gelecek. Kupayı da bir Fransız (Michel Platini) verecek. Final maçını da o halde bir Alman (Herbert Fandel) yönetsin. Böylece Avrupa'nın 5 büyük liginin temsilcilerini bu dev finalde izlemiş oluruz. Gözlemci de bir Türk olsun bari!!!

6 Mayıs 2009 Çarşamba

CHELSEA 1 - 1 BARCELONA

21: 30 İyi akşamlar değerli futbolseverler, pennearabiataseverler, Seray Severler, Chelsea ve Barcelona severler. Yeni bir maçın daha canlı yayınında birlikteyiz. Kadrolar yukarıda. Bizi dünkü karşılaşmaya göre daha çekişmeli bir maçın beklediğine eminim.

21: 32 iki takım arasında son 4 maçta alınan skorlar şöyle;
99/00 Chelsea 3 - Barcelona 1
04/05 Chelsea 4 - Barcelona 2
05/06 Chelsea 1 - Barcelona 2
06/07 Chelsea 1 - Barcelona 0

21: 33 Ben bu maça beraberlik bastım. Spor servisindeki diğer iki blogger arkadaşım Erbo ve Ayhan ise varlarını yoklarını Barcelona'ya bastı. Zevkli olsun, gollü olsun, kim iyiyse M.United'ın rakibi olsun...

21: 35 Barcelona'da Puyol cezalı, Marquez, Milito sakat oldukları için oynamıyor. Guardiola, defansın göbeğinde Pique'nin yanında Yaya Toure'yi oynatıyor, öndeki üçlüde ise Busquets'e görev veriyor. Defansta Caceres bekleniyordu ama yok.

21: 40 Nou camp'ta 0-0 biten maçın rövanşında bakalım turu geçen taraf kim olacak? Barça bu sezon sahasındaki bir maçta ilk kez gol atamamıştı. Hiddink bu kurt hoca rövanş öncesi de bir sürpriz hazırlamış olabilir, Guardiola'nın uzaylıları bakalım Real Madrid karşısındaki performanslarına yaklaşabilecek mi?

21: 42 Maçın hakemi Norveçli Tom Henning Ovrebo. Çeyrek finaldeki Villarreal-Arsenal maçını yönetmişti. Stamford Bridge tıklım tıklım, tarihi günlerinden birini yaşıyor. Star TV ve İlker Yasin'i bekliyoruz...

21: 45 Maça Barcelona'lı futbolcuların vuruşu ile başlanıyor. Haydi bakalımmmmm...21: 47 Ohhh Drogba alamadı önüne, alabilse Valdes ile karşı karşıya kalacak. Drogba ve Anelka Barça için tehlikeli olacak, bu kesin...

21: 48 Yaya Toure'den bir Mehmet Topal yaratmış Guardiola. Adamım Henry ise ilk 11'i bırakın, kadroda bile yok.

21: 52 İşte köşe gönderini kale zanneden bir futbolcu daha, Alves nereye gönderdi öyle topu?!

21: 54 GOOOOOLLLLLLLLLLLLLLLLLLLLLLLLLL Essiennnnnnnnnnnnnnn Mükemmelllll aman allahım tüylerim diken diken oldu. NE gol o öyle vay vay vayyyyyyyyyyy Chelsea 1 - 0 Barcelona

21: 55 Evet evet gerçekten bu benim şansıma. Bu akşam da parmaklarım durmayacak. Gollü bir maç daha mı bekliyor bizi. Şampiyonlar ligi jeneriklerine girer bu gol. Top ayağına harika oturdu.

21: 56 Yoksa Chelsea yoksa Essien arı kovanına çomak mı soktu?! Uyuyan devi mi uyandırdı Chelsea?! Bunu birazdan göreceğiz. Yanıt geç kalmayacak. Ama Henry'siz bu takım bence eksik...

21: 59 Kişisel fikrim ben bir M.United-Chelsea finali daha izlemek istemiyorum. Barcelona-M.United yakışır finale, bunu her zaman söyledik. İtalya'da bir İngiliz ve bir İspanyol oynamalı, kupayı da bir Fransız vermeli. Alın size işte Avrupa futbolunun baş aktörleri...

22: 02 OHHHH Lampard Essien'in yaptığını yapamadı. Sol ayak sert şut ama isabetli değil. Valdes dikkatli ol, daha çok şut gelecek böyle kalene.

22: 05 20 dakika geride kaldı. Herşey Chelsea'nin istediği gibi gidiyor şu anda. Futbol bu işte, hiç ummadığınız bir anda çıkar Essien olmayacak gol atar, sonra da çıakrmaya çalışır o golü atamadıkça stres başlar. Barça'lılar şu an bir yandan ya 2'yi de yerseki düşünüyorlardır büyük ihtimalle.

22: 07 "Fizik olarak çok güçlü bir takım olduğunu ?&%??!!!?!? Vaaaldessssss..." Evet evet Drogba gole yaklaştı, karşı karşıyaydı, Valdes kalesini iyi terketti.

22: 09 UYyyyyyyyyyyyyy önce Drogba serbest vuruştan sonra da Terry... Valdes fazla mesai yapıyor bugün. Puyol ve Marquez ikilisinden en azından biri olmalıydı bugün...

22: 11 Penaltı var mı? Bence yok bıraktı Drogba kendini. Alamadı topu önüne bir türlü vuramayınca da bıraktı kendini.

22: 13 İlker ağabeyimi kızdırma yawww PEP, niye koydun o Busquets'i ön liberoya, oldu mu yani? Bak durmadan gol pozisyonuna giriyor Chelsea.

22: 15 Sarı kart Malouda'ya gösterdi dedi yawww Alla alla. Biraz benziyorlar ok de kabak gibi Alves'i gösteriyor İngiliz yönetmen...

22: 17 Şu gol inanılmaz gerçekten. PES'te atarım arada bir böyle golleri. Lampard'ı da şu yeni sevgilisi rujlu dudaklarıyla öpmüş gibi oldu. Geçmiş olsun Lampi...

22: 20 35 dakika geride kaldı. Gol pozisyonu yok Barça'nın, dünkü Arsenal gibi oynuyorlar. Ama Chelsea'liler de dövüyolar zaman zaman...

22: 25 İlk yarı bitmeden atar mı Barcelona? Zor gözüküyor. İyi kitliyorlar Messi ve Iniesta'yı. Şu an sadece ikisine bakıyor gol atmak. Alışık olduğumuz zincir pasları yapamadılar şu ana kadar. Hiddink derslerine iyi çalıştırmış öğrencilerini. Disiplin, fizik, konsantrasyon ve devamlılık. İşte şu ana kadar Chelsea'yi taşıyan 4 element :)

22: 28 Barça'dan 268 Chelsea'den 64 pas şu ana kadar yanlış okumadıysam...

22: 31 Chelsea gol bulamasa da yine böyle oynayacak, sert ve kalabalık defans yapacak ve 1 tane sıkıştırmaya çalışacaktı ama 40. ama 70. dakikada. İstediklerine 9. dakikada ulaştılar. Şansları yanında.

22: 33 İlk yarı sona erdi. Essien'in golüyle Chelsea ilk yarıyı 1-0 önde kapattı. İkinci yarı neler gösterecek? Chelsea üstünlüğünü koruyabilecek mi? Sonuçta Barça'ya 1 gol de yetiyor ama her geçen dakika stresleri artacaktır. Kendilerini şu anda çok yüce görüyorlar, görmelerinde de haklılar ama stresli anlarda başka takımlara oranla üzerlerindeki baskı da daha fazla olacaktır. Busquets'i çıkarıp yerien Gudjohnsen'i alabilir Pep...

22: 48 İkinci yarıya Chelsea başlıyor. Zevkli bir 45 dakika istiyoruz, istiyoruz çünkü bu bizim hakkımız. Evet futbolseverler iki takıma da başarılar.

22: 49 Tehlikeli bir noktada serbest vuruş kullanıyor Barça. OHHHHHH maşallahhhhh Alves nehre gitti top.

22: 55 OOOOOOHHHHHHH Valdes ayaklarıyla çıkartıyor. 2'yi buluyordu Chelsea Drogba ile. İş bitebilirdi.

22: 57 Şu ana kadar dikkatimi çeken şey BArcelona'da, hiç yapmadıkları kadar orta yaptılar bu maçta. Onların karakteri değil bu mecbur kaldılar, yerden paslarla giremiyorlar ceza sahasına. Yaptıkları ortalar da duvara çarpıp geri dönüyor.

22: 59 Yok birşey hadi kalk Drogba, ofsayt de var gibi geldi bana Lampard'ın pasında.

23: 01 Drogba saçına ne sürüyor çok merak ediyorum bu arada, tutkal mı acaba?

23: 03 Alves de rezilleri oynuyor bugün. Son toplarda hep mıçtı... Az kaldı ama içime doğuyor atacak Barça. Eto'o topla buluştu mu bu arada?!

23: 08 Ayyy ayy ayyyyy Messi iyi taşıdı ama Barça'lılar ne olduysa bugün bitirici vuruşu yapamıyor. VE kırmızııııııı kartttttt. Abidal kırmızı kartla oyun dışında. Ceza sahasına girerken Anelka'yı indirdi yere. Finale çıkmaları halinde Alves ve Abidal olmayacak. Ama çıkabilecekler mi ki zaten?!

23: 10 Guardiola'nın hesapları bozuldu. Şimdi kimi alacak oyuna. Busquets'i çıkartır ancak ve ancak. Krkic, Hleb ya da Gudjohnsen oyuna girebilir.

23: 13 Bu maçı alırsa Barça, yine çok konuşulur efsane olur, aslında ellerine iyi bir şey geçti. Alvesss YUhhhhhhhhhhhhh ortaya bak...

23: 15 Son 20 dakika. Drogba çıkıyor, Beletti giriyor oyuna. Hiddink savunmaya da bir adam aldı. Barça'ya şamp. ligi kupasını getiren isimlerden biri Belletti. Hiddink Belli Etti diyelim. Kapan iyice kapan bakalım...

23: 19 Evet gerçekten çirkin bir futbol Chelsea'ninki, ama final için olması gerekeni yapıyorlar şu an. Sarı kart Alex'e, finalde olmayacak çıkarlarsa.

23: 20 İlker ağabeyin Alves ile Ronaldo'nun vuruş tekniklerini kıyaslamasını hiç unutmayacağım. Bildiğim şeyi de unuttum valla... zuhahahahahahah

23: 22 Şimdi yanlışlıkla Barça 1 gol tıkarsa o zaman ben görmek istiyorum Chelsea'lileri!!!

23: 24 El var gördüm var ama top mu ele, el mi topa ??? Bilmiyorum ama topun yönünü değiştirdi ve Anelka gol yapabilirdi!!! @ MAd Galiba vermeyecekler penaltı dediğin gibi...

23: 25 Iniesta zavallım tekme manyağı ettiler çocuğu. Hiddink 1 numara kimi kilitlemesi gerektiğini iyi saptamış.

23: 28 Oyuncu değiştirmeden bitirecek Guardiola maçı... Dediğim anda Busquets çıktı oyundan. Krkiç oyunda evet. Babası Sıpr, annesi İSpanyol ve ilk adımını geçen sene atmıştı.

23: 30 Pique toplu hücumda rakip kaleye en yakın oyuncu muydu ben mi yanlış gördüm!!!

23: 31 Messsiiii yerde kaldı, faul var mıydı, tekrarlardan da birşey anlayamadım. Eğer bıraktıysa kendini yazık etti.

23: 32 Alves dayaklık adamsın bir tane orta yapamaz mı adam yaw, unutmuş tabi topun altına girmeyi, yerden pas yapmaktan...

23: 34 Bir Yunanistan klasiği izledik bugün. Chelsea modası geçmeyen, geçmeyecek Euro 2004 futbolunu yansıttı bugün sahaya. Ne diyelim savunma yapabilmek de bir sanattır, yetenektir.
23: 35 GOOOOOOOLLLLLLLLLLLLLLLLLLLLL Iniestaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaa 1-1 Barça attı. Hem de inanılmaz bir dakikada attı. Çıkartamaz bu golü Hiddnik...

23: 37 Beyler abartmıyorum. Babam aradı. Ağlıyor telefonda. Olamaz böyle birşey. Babam ağlıyor. Barcelona gol attığı için, Chelsea'nin çirkin futboluna sinir olduğu için bağırıyor sevinçten...

23: 38 Vermez penaltıyı vermezzzz. Geç bunu Ballack, ulan ben bile koptum beyaaaa

23: 40 Beraberlik basmıştım. Sağol Iniesta, sağol BArça. Ağlamayın Chelsea'liler. üzülmeyin sizi de tebrik ediyorum.

23: 41 Barcelona finaldeeeeeeeee. M.United-BArcelona. Beklenen final. 27 Mayıs Roma'da iki takım karşı karşıya gelecek. Tühh beee keşke biraz daha fazla bassaydım. Fazla birşey almadım. Tühh be :)

Maç Sonu: Evet bir canlı yayının daha sonuna geldik. Eminimki birçok insan özellikle 2. yarıdan itibaren Barcelona'nın kazanmasını istedi. Sahanda topla oynama yüzdesini %61'e 39 gibi bir oranla bırakıyorsan, sana söyleyecek başka birşeyim yok Chelsea. Son ana kadar nefesleri kesen bir maç oldu. Hakem muhakkak tartışılacak ama iki takım için de verdiği, vermediği kararlar var. Güzel bir futbol gecesi oldu. Abidal ve Alves, iki bek oynamayacak United karşısında. Şu an Barcelona soyunma odasını düşünemiyorum. Guardiola'nın maçın son anlarındaki yüz ifadesinden sanki gol atacaklarını biliyordu. Londra'da güzel bir parti iyi gider şimdi. Yarın sabah havalimanında karşılamaya gidiyorum ben takımı. İşte şampiyonlar ligi buuuuuuuuuuu... Herkese çok teşekkürler. Bir başka heyecanda daha birlikte olmak dileğiyle. Küçüklerimin gözlerinden, büyüklerimin ellerinden öperim. Artık tek büyük maç var. BlogİdmanYurdu-GençOsman; pazar 18:20'de Etiler Naturel Park'ta. İyi geceler!..

CHELSEA - BARCELONA CANLI ANLATIM

Saat 21:30'da Chelsea - Barcelona maçının canlı anlatımında blog'ta buluşmak dileğiyle. Bu arada bu maça iddaa'da ne bassam bir türlü karar veremedim. 1, 0, 2, alt, üst, ne?

ARSENAL - M.UNITED CANLI
REAL - BARÇA CANLI

GÜNÜN HABERİ - KENDİNİ ASAN ARSENAL TARAFTARI

Dünya'da küreselleşmenin etkileri futbolda da her anlamda kendini gösteriyor. Yaşanan ekonomik krizin futbolu da doğrudan etkilediği ortada. Dünya'nın bir ucundaki bir futbol olayı diğer ucundaki birisini de etkileyebiliyor. Bunun en son örneği de dün oynanan Arsenal-M.United maçıyla ilgili. Dünkü maçı koparan ilk şey Gibbs'in ayağının kayması sonrası dengesini kaybetmesi ve böylece Park'ın golü atmasıydı. M. United'a turu getiren an işte o andı. Ve o ayak kayması taa Kenya'da birinin hayatına mal oldu. Kenya'lı bir Arsenal taraftarı dün alınan M.United mağlubiyetinin ardından kendini astı. En azından gelen haberler astığı yönünde. 29 yaşındaki Suleiman Omondi, maçı arkadaşlarıyla birlikte Nairobi'de bir bar'da izledikten sonra çok üzgün bir şekilde evine gitti ve üzerindeki Arsenal formasıyla birlikte kendini astı. Görgü tanıkları maçın son dakikalarını gözyaşlarıyla izleyen Omondi'nin, 2-0 olduktan sonra "Arsenal bu maçı artık çeviremez" diyen bir adamın da üzerine atıldığını söylüyor. Özellikle İngiliz ve İspanyol kulüplerinin Uzak doğu ve Afrika'da çok fazla sempatizanı var. 3. Dünya ülkeleri olarak adlandırabileceğimiz Afrika ülkelerinde de gerek bahis gerekse sadece taraftarlık adına maçlar büyük ilgi çekiyor ve zaman zaman da cinayetler işlenebiliyor. Futbol maçları sırasında özellikle Kenya'da barlarda çıkan kavga sayısının, İngiltere'de Milwall ve West Ham taraftarları arasında çıkan kavga sayısıyla çekişebilecek düzeyde olduğunu da belirtelim.

HUGH JACKMAN & RONALDO

Hollywood aktörleri fena halde futbola sarmaya başladı. Tom Cruise'u evvelki yıllarda Real Madrid tribünlerinde görürdük sık sık. Sonrasında Yüzüklerin Efendisi'nin Aragorn'u Viggo Mortensen'i San Lorenzo taraftarı olarak tribünde görmüştük. Ardından eşini kaybetmesinin üzerinden 1 hafta geçmemişti ki Mr. Schindler Liam Neeson karşımıza çıktı Liverpool tribünlerinde. Geçenlerde de son James Bond, Daniel Craig'e rastlamıştık Liverpool - Newcastle maçında. Ve son olarak Hugh Jackman'ı gördük. Corinthians antrenmanını ziyaret etmiş ve Ronaldo ile poz vererek son filmi "X-Men Origins: Wolverine"nin tanıtımını yapmış. Filmi 2 hafta önce izledim. Önceki X-Men serilerinin en vasatı bence. Ancak Hugh Jackman'ın son dönemde en sevdiğim aktörlerin başında geldiğini söylemeden geçmeyeyim. Deception'da canlandırdığı Wyatt Bose karakteriyle Wolverine'in kat be kat üstüne koyabildiğini göstermişti. Jackman'ın armağan ettiği tişörtün üzerinde "Ben Yok Edilemezim" gibi birşey yazıyor.

KÜÇÜK OTELLER KİTABI

11 yıldır en çok satanların başında yer alan Küçük Oteller Kitabı’nın güncellenmiş 12. baskısı Boyut Yayıncılıktan çıktı. Türkiye’nin sıra dışı, özgün, harika küçük otellerini tanıtan kitabın 2009 baskısı için tüm bilgiler yeniden gözden geçirilmiş, yorumların büyük çoğunluğu yeniden yazılmış. Kitabın 2009 baskısını Müjde Tönbekici ve kız kardeşi Vatan Gazetesi yazarı Mutlu Tönbekici yayına hazırladı. Ayrı ayrı gezdiler, yeni bilgiler, güzel anılar depoladılar ve bu yıl için seçtikleri küçük otelleri yepyeni bir heyecan ve bakış açısı ile yazdılar.

Küçük Oteller Kitabı 300’e yakın seçenek sunuyor okura. Mesela yukarıdaki Kalem Adası'nda yer alan Oliviera Resort gibi. Tatilin; yemek saatlerine uymak üzere aktivitelerimizi planlamaktan, önünde upuzun kuyruklar oluşan açık büfelerden, artık ezberlenen animatör eğlencelerinden, ruhsuz, tekdüze mobilyalarla döşeli otel odalarından ibaret olmadığını anlatan; tertemiz çarşaflı bir yatakta, uçuşan tüller arasında uyumanın, sakin bir köy evinin bahçesinde kahvaltı yapmanın, bazen ev sahipleri ile bir acı kahve içerek sohbet etmenin ne kadar güzel bir tercih olduğunu hatırlatan ve birçoğumuza arabaya atlayıp otel otel gezme hayalleri kurduran bu kitap ilk gün heyecanında ama 12 yılın damıtılmışlığında tatil alternatifleri sunmaya devam ediyor. Özellikle yaz kapıdayken mutlaka bir tane edinmenizi tavsiye ediyorum sizlere...

ZDF DE HATA YAPAR

FLETCHER FİNALDE OYNAYABİLİR (Mİ?)

Dünkü maçta kırmızı kart gören İskoç futbolcu Darren Fletcher'in şampiyonlar ligi finalinde oynama ihtimali var. Ancak herşeyden önce M. United maçı 3-0 önde götürürken ceza sahasında Fabregas'ı yere indirip penaltıya sebebiyet vermesi çok ahmakça bir hareketti. Fabregas bırak atsın golü ne gerek vardı, elenmen için son 15 dakikada 4 gol daha yemezdiniz heralde. Neyse olan oldu ve oyundan atıldı, gecenin M.United ve Alex Ferguson adına en üzücü olayıydı kuşkusuz. Ferguson vatandaşının oyundan atılmasına tepkisini 4. hakeme dert yanarak gösterdi. "Yazıktır günahtır, bari sarı kart gösterseydi" falan gibisinden birşeyler söyledi sanırım. Gelelim Fletcher'in Roma'daki finalde oynama ihtimaline. Öncelikle pozisyonun tekrar görüntülerinde Fletcher'ın Fabregas'a müdahale etmeden önce gözünün topta olduğu ama müdahale etmekte geç kaldığı görülüyor. İtalyan hakem Roberto Rosetti'nin bu hareketin ardından penaltı noktasını göstermekten başka yapacağı bir şey yoktu, penaltı noktasını işaret edince de kırmızı kart göstermek zorunda kaldı. Ertem Şener'in de dediği gibi evine hırsız giren ve karısı bıçaklandığı için bunalımda olan(!) Fletcher'ın daha fazla bunalıma girmemesi için yapılması gereken tek bir şey var; Rosetti'nin UEFA'ya o pozisyonda yanlış karar verdiğini söylemesi. Yani herşey ilk önce Rosetti'ye bağlı yoksa M.United kulübünün itiraz etmesi gibi bir durum kurallar gereği sözkonusu değil. İtalyan hakem "Hata yaptım o pozisyonda faul falan yoktu" derse kırmızı kartın kaldırılması sözkonusu olabilir. Ama böyle bir itirafta bulunsa bile bu konuda nihai karar yine UEFA'ya bağlı ve şöyle bir geçmişe bakıldığında böyle bir olayın hiç yaşanmadığını söyleyebiliriz. Fletcher'a hoşgörü gösterilmesi ayrıyeten finaldeki rakip takım için de bir haksızlık olacaktır. UEFA Fletcher lehinde bir karar verirse bundan sonraki benzer durumlar için de örnek teşkil edeceğinden bunların altından kalkamaz. Ama illaki Alex Ferguson Fletcher'ı oynatmak istiyorsa O'na görüşmesi için bir kişiyi tavsiye edebilirim. Bu konularda üstüne tanımadığım, geniş çevresi ve elinin uzunluğuyla tek geçeceğim kişiyi, Ali Şen'i devreye sokarım hemen...

BİY HAYRANLARI

BlogİdmanYurdu'nun Nike Halı Saha Ligi'ndeki ilk maçında yenilmesinin ardından taraftarları takımlarını bu kez yalnız bırakmayacaklarını söylüyor. İlk maçta destek veremedikleri için pişman olduklarını belirten yüzlerce taraftar pazar günü oynanacak ikinci maç öncesi şimdiden yollara düştü.

5 Mayıs 2009 Salı

ARSENAL - M.UNITED CANLI

21: 15 Pennearabiata'ya, Arsenal - M.United maçının canlı anlatımına hoşgeldiniz. Maçın başlamasına yarım saat kaldı. M. United John O'Shea'nin attığı golle 1-0 kazandığı maçın ardından Arsenal deplasmanına çıkıyor. İki takımın futbolcuları ve teknik adamları bu maçı tarihi bir karşılaşma olarak gördüklerini söylemişlerdi. Bakalım Emirates Stadı'nda nasıl bir sonuç çıkacak, Roma biletini ilk alan takım kim olacak?

21: 20 Alex Ferguson Tevez ve Berbatov ikilisini yedek bıraktı. İleride tek forvet Rooney'i oynatacak, kanatlardan ise Park ve Ronaldo ile rakip kaleye gitmeye çalışacak. Dünkü basın toplantısında kontraatak oynayacaklarını söylemişti. Sahaya sürdüğü kadroda da bu taktiğin belirtileri var.

21: 24 Arsene Wenger ise bu maçın kendileri için tarihin bir karşılaşma olacağını söylemişti. Van Persie sakatlıktan döndü ve ilk 11'de sahaya çıkıyor. Adebayor, Fabregas, Van Persie ve Walcott önderliğinde tur arayacaklar. Emirates tribünlerinde yaklaşık 70.000 taraftar var. Premier ligde bu sezon oynanan maçı Arsenal 2-1 kazanmıştı. Bu akşamki maçta da böyle bir sonuç çıkması durumunda turu geçen taraf M.United olacak.

21: 35 Ferguson'a "Daha önce hiçbir takım Şampiyonlar Ligi'ni üstüste kazanamadı, siz tarihe geçebilecek misiniz?" diye sorulmuştu, Sir de "İnanıyorum. Bunu başarabilecek güçteyiz. Ancak turu geçen taraf 90 dakikada belli olmayabilir. 1 gol bulabilirsek Roma'ya bir adım daha yaklaşırız" demişti.

21: 38 Maçın hakemi İtalyan Roberto Rosetti. Londra'da Ertem Şener'e ilk bağlantıda görebildiğim kadarıyla güzel bir hava vardı. Bizi nefis bir maçın beklediğini düşünüyorum.

21: 43 Bu maç Emirates'de şu ana kadar oynanacak en önemli karşılaşma bence. Taraftarlar da bunun bilincinde ve muhteşem bir ambiyans yarattılar.

21: 45 Evet bu gecenin sihirli rakamı 24. Jim Carrey'nin "Number 23" diye filmi vardı, bu da Ertem Şener'in "Number 24" maçı olsun.

21: 46 Maça M.United'lı futbolcular başladı. İki takıma da bol şans ama en çok Arsenal'e :)

21: 47 Arsenal defansında Toure'nin yanında genelde Eboue değil, Silvestre oynuyor diyelim ve maça devam edelim.

21: 48 Fabregas'tan Semih Saygıner vuruşu geldi, 3 bantlık bir vuruş ama kaleyi tutmadı.

21: 53 GOOOOOOOOLLLLLLLLLLLLLLLLLLLLL Park'ın golü. M.United 1-0 öne geçti. Gibbs'in büyük şanssızlığı ayağı kaydı ve Park golü attı. Büyük avantaj yakaladı United. 3 gol gerekiyor Arsenal'e. Ferguson ağzında çam sakızı ile hoppidi hoppidi hoplarken Wenger için tünelin sonundaki ışık kayboluyor mu acaba? Arsenal 0 - 1 M. United

21: 55 GOOOOOOOOLLLLLLLLLLLLLLLLLLLL Ronaldoooooooooo. 2-0 yaptı M.United. Sihirli vuruşlarından birini yaptı Portekizli. Neler oluyor? Bizi Bir Real - Barça maçı daha mı bekliyor acaba?

21: 57 Parmaklarım yine yorulacak galiba Arsenal'e 4 gol lazım. Tünelin sonundaki ışık söndü. Arsenal'li futbolcuların yerinde olmayı hiç istemezdim. Daha önlerinde 80 dakika var ve umutlar tükenmiş olmalı. Ama bu futbol ve bu sezon inanılmaz geri dönüşlere alıştık. Olabilir mi acaba yine? Yalan söylemeyelim kendimize bu kez gerçekten çok zor!

22: 00 Arsene Wenger ve öğrencileri 2005 yılından bu yana kupa kaldıramıyor. Wenger'in bebeleri Roma'ya ancak turistik bir seyahat yapacak galiba. Şu dakikadan itibaren bir Messiah lazım Arsenal'e.

22: 03 OOHHHHHHH Rooneyyy mükemmel vurdu ceza sahasının dışından, Almunia bu maçta ilk kez işe yaradı. Pozisyonun öncesinde ofsayt bayrağı kaldırmayan Rosetti'nin yardımcısını da ayrıca kutlayalım. Carrick de Ronaldo'yu uyarmasa halen topu almaya çalışacaktı kabak gibi ofsaytteki Portekiz'li.

22: 07 Ertem Şener şu ana kadar iyi anlatıyor, gereksiz bilgilere girmemeye özen gösteriyor. Sahanın şımarığı Ronaldo'dur bu arada golden sonraki sevinç hareketleriyle. Ama kabahat Almunia'dadır, çocuğa kızmamak lazım. Güzel goldü.

22: 10 Arsenal'in bu devre 2 gol bulması lazım. Aksi takdirde 2. yarının başında Tevez'i oyuna alacak Ferguson ve Arsene Wenger'in altındaki tabureye tekmeyi atacak. Bir Arsenal'li olarak Wenger'i havada sallanırken görmek istemiyorum açıkçası.

22: 15 Evet Adebayor ilk adımını futbol topunu ilk kez gördüğü 4 yaşında atmış. Teşekkürler sevgili Ertem. Biz de birşey ekleyelim, ilk koşmasını da 18 yaşında Afrika'da aslanlar kovalayınca yapmıştır Adebayor...

22: 20 35 dakika geride kaldı ama Arsenal'in daha gol pozisyonu yok. United'ın geri 4'lüsü arasında Adebayor ve Van Persie eriyip gidiyor. Bu defansı açabilecek Porto'dan sonra tek takım var, Barcelona.

22: 28 Arsenal Avrupa kupalarında tarihinde 6 kez yarı final oynadı ve hepsinde turu geçen taraf olmayı başardı. Ama bu kez bunu başarmaları neredeyse imkansız...

22: 31 İlk yarı sona erdi. Arsenal 0 - 2 M.United. Goller Park ve Ronaldo'dan. Arsenal'in turu geçmesi için 4 gol bulması gerekecek. Mucize gerekiyor Londra ekibine.

İkinci Yarı:

22: 45 İkinci yarıya Arsenal başladı. Gibbs'in yerine Eboue oyunda. Goller olsun neşemiz yerine gelsin. Yoksa maç iyice zevksizleşecek.

22: 47 Ooooooo Beckham beyler de teşrif ettiler, hoş gelmişler Emirates'e.

22: 52 Acemiler mangası Arsenal. Final Barcelona ile M.United'a daha çok yakışır zaten. Arsene Wenger kupa kaldırmak istiyorsa bıraksın tarlasında patates yetiştirmeyi de, pazardan olmuşları alsın biraz da.

22: 57 Arsene Wenger'i mi arıyorlar acaba? Şaka bir yana duydum ama göremedim, neler oluyor?

23: 00 Arsenal ilk kez baskı kurmaya başladı 60. dakika itibariyle. Ama United istediği için, bilinçli olarak geriye çekildiği için...

23: 02 GOOOOOOOOOOOOOOOOOLLLLLLLLLLLL Ronaldooooooo. Kendisinin 2. takımının 3. golünü attı. Arsenal 0 - 3 M.United. Her yol Roma'ya çıkar derler ama Londra'dan gidilmiyormuş demekki. Geçmiş olsun Arsenal. Bakalım yarın Chelsea - Barcelona maçı ne olacak? Hiddink yapar mı bir sürpriz? Yine M.United-Chelsea finali olur mu?

23: 10 Arsene Wenger ve öğrencilerini yine de tebrik etmek lazım. Buraya kadar gelmeleri bile büyük işti. Futbol böyle bir oyun işte. Bir futbolcunun ayağının kayması, dengesini kaybetmesi nelere yol açabiliyor. Gibbs'in ayağının kayması sonrası gelen gol maçı çözdü, üstüne Ronaldo'nun inanılmaz gollerinden birinin gelmesi de kopardı.

23: 14 İngiliz forumlarında M.United'ın 3.golünden sonra gelen Van Persie'nin şutuyla dalga geçiyorlar. Gol olmuşcasına seviniyorlar, "ŞUTTTT işte ŞUTTT nihayet Arsenal'den bir şut geldi" diyerek makara yapıyorlar.

23: 15 PENALTIIIIII. Fletcher kırmızı kart. İnanılmaz, Fletcher bu galibiyete sevinemeyecek. Ne ahmakça, ne aptalca. Finalde oynayamayacak. Fabregas'ı yere indirdi ceza sahasında, bırak atsın sanki ne olacak!

23: 16 GOOOOOOOOLLLLLLLLLL Van Persie. 90'a takıyor topu. Arsenal 1 - 3 M.United. Arsenal'liler için sevinme sebebi...

23: 18 Alex Ferguson ne diyor acaba 4. hakeme? Rosetti'yi şikayet ediyor heralde. "Ne gerek var oyundan atmaya, sarı kart gösterseydi çocuğa. Yazık günah finalde oynayamayacak" diyor sanırım.

23: 22 Adebayor ahhh Adebayor, 4 yaşında ilk adımını attın ama adam olamadın bir türlü. Taban girilir mi öyle, artık bırak maç gitmiş zaten sakatlama adamları. Futbol oyna futbol, al topu adam eksilt, şut at bir tane Allah için kaleye...

23: 34 İlk finalist Manchester United. 1-0 kazandığı maçın rövanşında Arsenal'i deplasmanda 3-1 yendiler ve adlarını Roma'daki finale yazdırdılar. 2 gol Ronaldo'dan, 1 gol Park'tan United'ta, Arsenal'in golü penaltıdan Van Persie'den. Alex Ferguson'un ekibi rakibini bekliyor şimdi. Chelsea mi, Barcelona mı? 0-0'ın rövanşında Stamford Bridge'de kim gülecek? Yarın akşam 21:30'da pennearabiata'da canlı anlatımda birlikte olmak dileğiyle. Herkese teşekkürler...

KATE HUDSON & LIV TYLER

İkili BlogİdmanYurdu'na pazar günkü maçta başarılar diledi. Hudson ve Tyler e-mail yoluyla ulaştıkları pennearabiata'ya "Orada olmayı, sizi desteklemeyi çok isterdik. Ama uzaklarda olsak da kalbimiz sizinle. Pazar günü okyanus ötesinden sizlere pozitif elektriğimizi yollayacağız. Kazanacağınıza inanıyoruz. Yaşayın Varol'un!" dedi.

4 YILDA 30'A KATLADI

Yanlış hatırlamıyorsam Ribery Galatasaray'a 2005'in Ocak ayında 2.5 milyon euro'ya gelmişti. Ardından Marsilya 5 kuruş ödemeden aldığı Ribery'i 2007'de Bayern Münih'e 25 milyon euro'ya satmıştı. Galatasaray'ın Ribery'i elinde tutamayarak ya da satamayarak neler kaçırdığı bu transferin ardından ortaya çıkmıştı. Fransız futbolcu değerini 2.5 yılda 10'a katlamıştı. Ve bugün Guardian gazetesi bombayı patlattı. M.United'ın Ribery için Bayern Münih'e 70 milyon euro teklif ettiğini yazdı. Dünya'nın en önemli haber ajansları da bu haberi flaş olarak üyelerine geçti. Ribery geçtiğimiz hafta "Bayern Münih şampiyonlar ligine katılamazsa takımdan ayrılabilirim" diyerek yolunu da yapmıştı. Alman kulübü bu teklifi kabul ederse M.United kulübü ödeyeceği bedelle transfer rekoru kıracak. Şu anki rekor Real Madrid'e ait. 2001'de Zidane için 66 milyon euro ödemişlerdi. Bu transfer gerçekleşirse Galatasaray'ın elinden kaçırdığı balık daha da büyüyecek. Ribery'nin bonservis bedeli 4 yılda yaklaşık 30'a katlanmış olacak. Bunu söylerken tabiiki Ribery'nin Galatasaray'da 4 yıl daha oynadığını ve iyi bir performans ortaya koyarak hem kendini hem de takımını parlattığını farzediyorum. Heralde bu bedel Galatasaray'a ödenmiş olsaydı borçların yarısı ödenirdi. 4 yıl önce 200.000 euro'sunu alamadığı gerekçesiyle kaçan ve şu anda Bayern'den yıllık 8 milyon euro alan Ribery'nin yaşadığı sendromla ilgili düşüncelerimi bundan 5 ay önce yazmıştım, linklerini aşağıda bulabilirsiniz.

Gelelim Ribery transferinin diğer tarafına. M.United bu transfer ücretinin büyük kısmını mevcut futbolcularından birinin sayesinde karşılayacak. Evet Cristiano Ronaldo. Portekizli futbolcu her ne kadar her fırsatta takımında mutlu olduğu söylese de sezon sonunda Florentino Perez tarafından Real Madrid'e transfer edilecek. Perez 14 Mayıs'ta resmi adaylığını ve transfer edeceği isimleri açıklayacak. Muslukları açan Perez'in Ronaldo'nun yanısıra bir başka yıldızı daha alacağı yoğun şekilde konuşuluyor. Rekor ücretle M.City'e gitmeyi Başkan adayı Perez ile yaptığı konuşmaların ardından reddeden Kaka'nın babası oğlunun İspanyol takımına transfer olacağını söylüyor. Galacticos'un yaratıcısı olan Perez'in bu transferleri yapacağına ben şahsen inanıyorum. Eğer başkan olmak istiyorsa da yapmak zorunda. Çünkü eğer sirke gidiyorsanız mutlaka palyaço görmek istersiniz, Real Madrid taraftarları da seneye Santiego Bernabeu'ya gidecekse Ronaldo ya da Kaka gibi isimleri, bu sezon yaşanan hayalkırıklıklarının ardından mutlaka görmek isteyecek. Bu arada bir başka aday da Perez'i sıkıştırıyor. O koltuğa oturmayı çok isteyen Eduardo Garcia AS gazetesine Drogba ile anlaştığını ve başkan seçilmesi halinde ertesi gün Fildişi Sahilli'nin eflatun beyazlı formayı giyeceğini açıkladı. Bu yaz akşamları gökyüzüne çok fazla bakmayın derim ben, ordan oraya kayan yıldızlar başınızı bir hayli döndürebilir.


RIBERY SENDROMU - 1
RIBERY SENDROMU - 2
RIBERY SENDROMU - 3

PENNEARABIATA'DAN ÖNEMLİ DUYURU

Bu akşamki Arsenal-M.United ve yarın akşam oynanacak Chelsea-Barcelona maçları tarafımdan canlı anlatımla(yazımla) blog'ta olacak. Real Madrid -Barcelona maçında harika yorumlarınızla keyifli dakikalar yaşamıştık. Aşağıdaki linkte örneğini görebilirsiniz. Sizleri bu akşam 21:30'dan itibaren blog'a bekliyorum. Maç içindeki tüm enstrümanları birlikte çalmak dileğiyle...

REAL-BARÇA CANLI

ÇOCUĞU TANIDIM DA YAŞLI ADAM KİM?!

Şaka bir yana siz yine de çocuğu tahmin etmeye çalışın. Bu arada sağ tarafta kafayı uzatan da "Hadi Yine İyisin" Tayfun değil mi?

ŞAMPİYONLAR LİGİ SPİKERLERİ

Şampiyonlar Ligi'nde bu akşam oynanacak Arsenal - M.United maçını Ertem Şener anlatacak.
Yarın akşamki Chelsea - Barcelona maçında ise futbolseverlerle İlker Yasin birlikte olacak. Futbolseverlere şimdiden keyifli dakikalar diliyorum!!!

EL CLASICO'DAN İSPANYOLCA İNCİLER

BARAJA BEŞİKTAŞ'TA

Beşiktaş'la önümüzdeki sezon için anlaşmaya varan Valencia'lı Ruben Baraja "Beşiktaş'ın Liverpool'u 2-1 yendiği maçı izlemiştim. Taraftarlarına hayran kalmıştım. Bu büyük camianın formasını giyecek olmaktan çok mutluyum. Delgado'yu tanıyorum. O'ndan Beşiktaş'la ve İstanbul'la ilgili bilgiler aldım. Önümüzdeki sene siyah beyazlı forma için terimin son damlasına kadar mücadele edeceğim. Bu renkleri çok seviyorum. Evimdeki sandalyeler bile siyah beyaz" dedi.

4 Mayıs 2009 Pazartesi

DANIEL CRAIG DE LIVERPOOL'LU

Son James Bond, Daniel Craig en sevmediğim Bond'tur aynı zamanda. Bu karaktere bir türlü yakıştıramadığım bir adamdır, herşeyden önce sarışın ve mavi gözlü bir adam Bond olmamalı diye düşünmüşümdür hep. Craig yapmacık bakışları ve kasıntı üstü kasıntı hareketleriyle antipatimi kazanmıştır. Ancak Liverpool - Newcastle maçında Anfield'da görünce kanım ısındı bir anda. Yine kasmış ama kendini. Herkes topun olduğu noktaya bakarken bizim şişme Bond fotoğraf makinesinin olduğu tarafa doğru seksi(!) bakışlarından birini fırlatmış yine. Geçenlerde Liam Neeson'ı da görmüştük bu tribünlerde. Bizim aktörler de Anfield'da görülse hoş olmaz mı?! Mesela Polat Alemdar karakterini oynayan Necati Şaşmaz siyah takım elbisesi ve beyaz gömleğiyle pür dikkat Liverpool'un maçını izlese ve fotoğrafını çektirse, güzel bir halkla ilişkiler çalışması olur kanımca...

ANGER MANAGEMENT (ÖFKE YÖNETİMİ)

Dün Emre Belözoğlu'nun maç içinde Deivid ile yaşadıklarını gördük. İki futbolcu da aslında sinirli yapılarıyla mimlenmiş futbolcular. Deivid'in Uğur Boral'la yaşadıkları malum. Emre'yi de zaten biliyoruz, isteyerek ve istemeyerek yaşadığı şeylerle sık sık kötü ve üzücü olaylarla gündeme geldi. Yaptığı trafik kazası, İsviçre maçında yaşananlar, milli maçta basın tribününe yaptığı hareketler, lig maçında karşı takım futbolcusunu tehdit eden el kol hareketleri vs. derken şimdi de maç içinde takım arkadaşıyla birbirine girmesi gelinen son nokta oldu. Bu çocuğun kesinlikle "anger management" dedikleri şeyden yani "öfke yönetimi" terapileri alması gerekiyor. Bu ne öfke anlayabilmek çok zor. Oyundan çıktıktan sonra çocuğun yüzündeki sinir bir türlü geçmedi.

Emre gibi futbolcuların dünyada örnekleri fazla aslında. Di Canio'su, Roy Keane'i, Cantona'sı vs. zaman zaman çirkin yüzlerini çeşitli şekillerde göstermişlerdir. Bunların da en bildik olanı aslında Joey Barton. Newcastle'lı futbolcunun M.City'deyken takım arkadaşı Ousmane Dabo'yu dövdüğünü ve City kariyerini bitirdiğini hatırlıyoruz. Ama Barton bu durur mu? Sakat olduğundan Ocak ayından bu yana dün ilk kez Newcastle formasıyla sahaya çıktı Liverpool karşısında ve yapacağını yaptı. Xabi Alonso'ya yaptığı sert faulden sonra kırmızı kartla oyundan atıldı. Suç bence burada Alan Shearer'da. Bu adamı sen hangi akla hizmet oynatıyorsunki?! Ligde kalma mücadelesi verdiğin bir maçta bir yarım akıllı yüzünden 10 kişi kalıyorsun. "Kendini ve kulübünü de rezil etti, hayal kırıklığına uğrattı" demiş Shearer oyundan çıkarken yüzüne bile bakmadığı Barton için. Barton'un federasyondan alacağı ceza 3 maç, Shearer ise iki haftalığını (120.000 sterlin) kestirecekmiş.

PUYOL'UN GOLÜ

"Real Madrid'e attığım gole, maçtan önce Tito Vilanova ile birlikte çalıştık. Bu organizasyonu sadece Xavi, Pique ve ben biliyorduk."

Kaptan Puyol, Xavi'nin kullandığı serbest vuruştan gelen topu ağlara gönderdiği pozisyona Guardiola'nın yardımcısı Tito Vilanova ile çalıştıklarını söylüyor...

46 HÜRRİYET 5 - 2 BLOG İDMAN YURDU

Nike Halı Saha Ligi'ne ne yazıkki yenilgiyle başladık. Bakmayın farklı yenildiğimize iyi mücadele ettik ve maçı uzun süre de önde götürdük. Rakibin de tam halı saha topçularından oluştuğunu, kalabalık bir taraftar desteği ile maça geldiklerini, bizde de bu yüzden hiç şans olmadığını belirtelim. :) Akıllarda da Beşiktaş-Fenerbahçe derbisinin olduğunu, ayrıyeten yedeksiz olarak maça çıktığımızı da söylemeden geçmeyelim. Tüm bu olumsuzluklara rağmen maça iyi başladık yine de! Maçın başında Tuncay'ın golüyle 1-0 öne geçtik, ardından 1-1 yaptılar. İlk yarının son anlarında Tuncay bir kez daha sahneye çıktı ve kişisel becerileriyle takımımızı 2-1 öne geçirdi. İlk yarıyı da bu skorla önde kapattık. İkinci yarının başında ben kaleciyle karşı karşıya kaldığım pozisyonda ne yazıkki meşin yuvarlağı ağlarla buluşturamadım. Kısa bir süre sonra yine gole yaklaştık ama ES ES Ömer'le % 100'lük pozisyondan yararlanamadık. Bu goller kaçınca takımda moralman bir çökme başladı. 2.yarının ortalarında 2. golü de kalemizde görünce bizde ister istemez skoru koruma çabası başladı. Son 5 dakikaya kadar da maç 2-2 gitti ancak hakemin verdiği hatalı kararların ardından maç koptu. 5-2 yenildik ama Blog İdman Yurdu'nu gururla temsil ettiğimizi düşünüyorum. Maçın MVP'si kalecimiz NoatSamisa Salih'tir. Mükemmel kurtarışlar yaptı, gol yememe pahasına az kalsın sakatlanıyordu. İbrahim üzülmez'in de dediği gibi "Arkadaşlarım çok iyi mücadele etti. Hepsini kutluyorum. Artık önümüzdeki haftaya bakıyoruz." İkinci maçımız final gibi olacak. Haftaya pazar 18:20'de yine Etiler Naturel Park'ta bu kez GençOsman'la karşılaşacağız. Desteklerini esirgemeyen Tribündergi'den Barış Timurlenk'e, itdurmaz lakaplı Mustafa Özdemir'e, eşim Elif'e teşekkür eder, haftaya bu desteğin daha fazla olmasını arzu ederiz...