24 Eylül 2009 Perşembe

YANKEES & REDSOX

Pazar günü New York'daki Yankees Stadı'nda Yankees ile Redsox arasındaki maçı özel bir locada izlemek ister misiniz? Bu locayı aynı zamanda NBA'in efsanelerinden Kareem Abdul Jabbar, ünlü yönetmen Spike Lee ve yine efsane beyzbolculardan Reggie Jackson ile birlikte paylaşmaya ne dersiniz? Bunun için Ebay'e girmeniz ve çocukların spor aracılığıyla eğitimlerini sağlayan Skyhook Vakfı'na 2000 dolarlık bağış yapmanız yeterli. Ama elinizi çabuk tutun sadece 10 bilet varmış. Yoo yoo boşverin, büyük ihtimalle bitmiştir. En azından Jay Z'nin 1 tane aldığını biliyorum.

BLOGGER DÜZELDİ

Yıkılmadık ayaktayız!.. :) Nefes almaya tekrar başlayabilirsiniz bloggerlar. Geçmiş olsun!

23 Eylül 2009 Çarşamba

HAKEMLER DE ÇOK OLUYOR ARTIK!


Görenleri şaşkına çeviren olay Katar’da yaşandı. Katar Ligi'nde oynanan Al Gharrafa-Al Khor maçında her şey normal bir şekilde devam ediyordu. İki takım üç puan için elinden geleni yapıyor, hakem adil bir maç yönetiyordu. Buraya kadar olağan bir maç gibi devam eden karşılaşmaya hakem damgasını vurdu. Bir korner pozisyonu sırasında maçın orta hakemi sahanın orta yerine tuvalet ihtiyacını giderdi. Futbolcu ve taraftarların şaşkın bakışları arasında gayet sakin bir şekilde tuvaletini yapan hakem maçı yönetmeye de devam etti. Bir dahaki maça altını bezleyip çıkacakmış!

Kaynak: İHA

TERBİYESİZ BARCELONA!

Bildiğiniz terbiyesiz işte! Santander'i deplasmanda 4-1 yendiler. İsteseler 8-1 de yenerlerdi. İlk yarı 3-0 bitti zaten ben de daha da izlemem deyip sinirle yatağa gittim. Böyle sinir bozucu bir pas sabrı olur mu yahu bir takımın? 20 ile 30. dakikalar arası vitesi 5'e takıp tempoyu artırdılar, 3 gol buldular, sonra da topu gezdirip durdular. 38 ile 42. dakikalar arası abartmıyorum 4 dakika boyunca pas yaptılar. Santanderliler bırakın 3 pas yapabilmeyi topu gördülerse namert olayım! Ortada sıçan oynarken Barcelonalılar, yönetmen de sıkılıp tribündeki taraftarları gösterdi. 42. dakikada bir kadın taraftar gözyaşlarına hakim olamazken, bir diğeri atkıyla yüzünü kapatmış sinir krizi geçiriyordu. Düşünün ki önlerinde daha koskoca bir ikinci yarı vardı ama işte umut olmayınca, o ana kadar yaşadıkları şeyler korkularını daha da artırınca "güzel oyun" onlar için olmuştu "çile oyun". Terbiyesizsin Barcelona gerçekten terbiyesizsin!

22 Eylül 2009 Salı

FUTBOLDAN KISA KISA

Bloga kırk yılda bir girmeyi başarırken dedim ki en iyisi kısa kısa yazmak. Manchester City'nin eski defans oyuncusu Michael Ball için Galatasaray devredeymiş. Portsmouth'un da istediği 29 yaşındaki Ball dizinden geçirdiği sakatlığın ardından iyileşme sürecindeymiş. Galatasaray'ın savunmasında az sakat vardı, Ball da gelsin tam olsun!
M.Cityli golcüler 3'er 3'er gidiyor. Ama gol yollarında değil, ceza yarışında. Adebayor'un 3 maçlık cezasının ardından Bellamy'e de 3 maçlık ceza kapıda. United maçında taraftarın yüzüne indirdiği sağ direkt demek ki pek beğenilmemiş!
62 yıllık süt pardon düşman kardeşler "1 günlük Barış" adı altında dostluk maçında karşı karşıya geldi. 1947'de Rudi Dassler'in kardeşi Adi Dassler'den ayrılmasının ardından ad ve soyadının ilk hecelerini kullanarak kurduğu Ruda markası ilerleyen yıllarda Puma adını almıştı. İki spor malzemeleri üreticisinin merkezleri Almanya'nın güneyindeki Aurach nehrinin iki tarafında bulunuyor. Bundan böyle her yıl bir günlüğüne global silahlarını indirip dostluk maçı yapacaklarmış. Adidas geçen yüzyılın en büyük atletlerinden Jesse Owens'ı giydirerek 1-0 öne geçmiş, Puma ise bu yüzyılın en büyük atleti Usain Bolt'la skoru eşitlemişti.
Stuttgart yönetiminden izin almadan Münih'teki Oktoberfest'e katılan Jens Lehmann 1 maçlığına kadrodan çıkarılmış. Ayıp etmişler, bırakın eğlensin adam kaç yaşına geldi bu vakitten sonra bir de izin mi alacaktı!

BUSACCA'NIN PARMAĞI

Adamı sinirlendirmişler, dayanamamış kaldırmış parmağını. Ne yapsın yani o da insan! Hani dün akşamki Kasımpaşa-Galatasaray maçının hakemini görünce insan soruyor kendisine Busacca mı daha terbiyesiz(!) İlker Meral mı diye!

20 Eylül 2009 Pazar

BİR ADANALI DAHA ATILDI

Cagliari deplasmanında ilk yarıyı 1-0 yenik kapattılar. İkinci yarıda Milito'nun iki golüyle 2-1 kazandılar. Bakıyorum da Adanalı teknik direktörler son zamanlarda bir hayli sinirli!

UNITED 4 - 3 CITY

Adapazarı'ndan çıktım yola 1 saatte İstanbul'a geldim, ardından malum bayram trafiği nedeniyle 20 dakikalık yolu 1 saat 15 dakikada alarak şirkete ulaşabildim. Bu yüzden maçın anca son 10 dakikasına yetiştim. Ama bu da yetti, 90 dakika izlemiş kadar oldum. En azından şu 10 dakikada dün akşamki Beşiktaş-Kayserispor'un 90 dakikasından daha fazla zevk aldım futbol ve heyecan adına. Michael Owen'ın son dakikalarda oyuna girip 90+6. dakikada galibiyeti getiren golü atması anlamlı oldu. Ferguson'un Berbatov ve Rooney tercihi ile ilgili olarak "Owen biraz daha sabretmeli ve çalışmalı" sözlerinin ardından oynamak için yanıp tutuşan Owen'ın attığı gol sağlam bir cevap oldu. Ferguson 89'da Bellamy'nin beraberlik golünün ardından ağzındaki cikleti eğer sinirden yutmadıysa bunu Owen'a borçlu, hele ki haftaiçinde Citylileri kızdıran açıklamalarının ardından. Duraklama golünden sonra City menajeri Hughes'un saatini göstererek hakeme tepkisi ve bitiş düdüğünün ardından Ferguson'un elini yüzüne bile bakmadan yalandan sıkması dikkat çeken anlardandı. Bu arada hakem maçı kaç dakika uzattı göremedim.

HAYIRLI BAYRAMLAR

Ramazan bayramınızı en içten dileklerimle kutlar, sağlık, bol para, huzurlu bir yaşam dilerim...