27 Mart 2010 Cumartesi

KRAL MEZECİ

Çocukluğum Beşiktaş'tan Maçka'ya doğru çıkarken hani arnavut kaldırım yol biter ve asfalta geçilir ya işte tam o çevreyi kapsayan Valideçeşme semtinde geçti. Valideçeşme denince akla ilk gelenler Beşiktaş'ın efsane başkanı Süleyman Seba'nın oturduğu semt olması (Süleyman Seba ve Çocukluğum), semte adını veren ve 80'lerin ortalarında sadece rahmetli babaannemin ve birkaç komşumuzunki dışında çevredeki tüm dairelerin camlarının kırılmasına yol açan bombanın atıldığı Osmanlı çeşmesi olan Valideçeşme ve tabii ki Kral Mezeci'dir.

Bugün Kral Mezeci'den bahsetmek istedim sizlere. Nereden aklına geldi diye sorabilirsiniz, geçenlerde eşimle birlikte çocukluğumun geçtiği sokakları gezerken o dükkanın önünden geçtim ve baktım ki efsane Kral Mezeci artık yok. Kapısının önündeki kaldırıma oturup karnımı doyurduğum çocukluk günlerim belirdi gözlerimin önünde, içimi bir hüzün kapladı. Kral Mezeci'yi efsane yapan 80'li yıllarda fastfoodların kralı(Mcdonalds, Burger King falan hakgetire), küçük yaşlarda adına anlam veremediğim ve bana o dönemlerde hep komik gelen "yengen"di. Bir zamanların en güzel yengeni orada yapılırdı. Biz mahalle sakinlerinin ve İTÜ'de okuyan öğrencilerin vazgeçemediği tatların başında gelirdi. Şimdilerde Taşlık Otel olan binanın tam karşısındaki sokaktan girdiğinizde yolun bitiminde karşınıza çıkan dükkandı Kral Mezeci. Babaannem de o sokakta otururdu. Annem ve babam çalıştığından bana ve kızkardeşime, nur içinde yatsın, babaannem bakardı. Canımız çok istediğinde ki hergün yesem bıkmazdım herhalde ve evde babaannem sevmediğimiz bir yemek yaptığında hemen eteğine yapışır ve yengen almak için ona resmen dilenirdik. Direnirdi bize, "Bırakın adamlara para kazandırmayı ben size aynısını yaparım evde" derdi. Yapardı da bazen ama Kral Mezeci'ninki gibi olmazdı.

Neyse parayı kopardığımız zamanlarda soluğu hemen bücür boylarımızla İbrahim amcanın yüksek tezgahının önünde alırdık. İbrahim amcanın ekmekleri her zaman süper taze olurdu. Bu da o yengeni mükemmel yapan en önemli özelliklerden biriydi. Ve tabii ki amerikan salatası. Beni dünyanın en güzel mezelerinden biri olan bu tatla tanıştıran da yine o yengendi. İbrahim amca, o olmadığında da oğulları -galiba ufak olanın adı Mete idi-, ekmeği ortadan keser ve sorardı, "Acılımı acısız mı?" Acılı isterseniz önce çemen sürerdi. Küçükken çemensiz yerdim ama büyüdükçe hep çemenliyi tercih ettim. Ardından amerikan salatasını sürer, üstüne de ince kıyılmış salam ve kaşar peynirini koyardı. Kral'ın sanki salamının da kaşarının da farklı bir tadı vardı. Yarım ekmek yengenin yanına bir de Sek ayran aldın mı offf mis misss! Hey gidi günler! 2004 yılında kapanmış Kral Mezeci. Kimbilir İbrahim amca, Mete ağabey şimdi nerede, ne yapıyor? Sağolsunlar! Yıllarca karnımızı doyurdukları o tat hala damaklarımda. Canım nasıl istedi anlatamam şimdi, yazdıkça ağzım sulandı, yarın sabah mutlaka hazırlamalıyım. Ama biliyorum ki Kral'ınki gibi olmayacak.

26 Mart 2010 Cuma

CRUYFF'A YENİ UNVAN

Barcelona kulübü de modaya uydu ve kendine onursal bir başkan seçti. Yönetim kurulunun bugün yaptığı toplantının ardından Johan Cruyff oybirliğiyle onursal başkanlığa getirildi. Futbolculuğu, teknik adamlığının ardından şimdi de onursal başkanlık. Cruyff her zaman Barcelona için önemli bir karakter olmaya devam ediyor. Başkanlık seçimleri öncesi yakın arkadaşı Laporta'nın son derece kritik bir hamlesi olarak değerlendirilmeli.

24 Mart 2010 Çarşamba

KİM BU?

Arkadaşlar ben arkadaki bıyıklı abiyi sormuştum ama olsun Cassano yanıtını da bir yaklaşık sonuç olarak kabul ediyoruz.

23 Mart 2010 Salı

EURO 2016 ÖNCESİ DEV DERBİ

Euro 2016'yı düzenleyecek olan ülke 28 Mayıs'ta açıklanacak. Şunun şurasında 2 aylık bir zaman kaldı. Bizimkiler kapı kapı geziyor, destek arıyor. Ama asıl mesaj olay yerinden, olayın kalbinden verilir bana göre. Adamlar aday ülkelerde ne oluyor ne bitiyor dikkatle takip ediyor. Pazar günkü derbinin kazası belasız geçmesi de bu açıdan son derece önemli. Ali Sami Yen'de Türkiye'nin en büyük takımlarından 2'si karşılaşacak. Dünya derbisi diye allandırılıp pullandırılan şu maçı kullanıp Euro 2016'yı hedef göstererek hem takımlara, hem taraftarlara birlik beraberlik çağrısı yapsanıza, hazırlayacağınız gösterilerle UEFA'ya "Bu işi biz yaparız" mesajı yollasanıza! Yok, halen Diyarbakırspor mevzusuyla, statlarımızda yaşanan olaylarla ve hakemlerin yönetimleriyle uğraşıyoruz, ona cevap buna cevap vermek için basın toplantıları düzenliyor, tansiyonu daha da yükseltiyoruz. Olacak iş değil. Bakın rakiplerimizden Fransa'ya. Lig Kupası'nda cumartesi günü Marsilya ile Bordeaux arasında oynanacak final maçında Fransa Futbol Federasyonu gövde gösterisi yapmaya hazırlanıyor. Stade de France'ın dört bir yanını Euro 2016 logolarıyla süsleyecekler. Takımlarda formalarının sol kollarında logoyu taşıyacaklar. Maç öncesinde de yetkililer adaylıklarıyla ilgili konuşmalar yapacak ve turnuvayı ne kadar çok istediklerini anlatacak. Fransa'da düzenlenen ve evsahibi ülkenin kazandığı Euro 1984'ün kahramanları da -Platini de bunlardan biriydi- stadyumda hazır bulunacak ve adaylığa destek verecek. Haydi TFF durma sen de göster kendini!

MESSI'NİN DİLİ HEP UZUNMUŞ

ÖZHAN CANAYDIN'A TAZİYELER

Yaklaşık 3 yıldır pankreas tedavisi gören Galatasaray'ın eski Başkanı Özhan Canaydın'ı kaybettik. Bu kanser türünün en amansızlardan biri olduğunu ben de 1.5 yıl kadar önce dayımın yakalanması ve çok kısa bir süre içinde hayatını kaybetmesiyle anlamıştım. Tüm tedavilere karşın gözlerimizin önünde günbegün erimiş ve aramızdan ayrılmıştı. Allah herkesten uzak tutsun!

Beyefendi duruşu ve barışçıl anlayışıyla her zaman örnek bir kişilik olan Özhan ağabey, bazen bu duruşu yüzünden kendi taraftarını dahi karşısına aldı. Ancak o, sporda centilmenliği, mağlubiyette mağrur olmayı, kötü günde vefayı gösterdi tüm Türkiye'ye! Türk futbol tarihi'ne Şükrü Saracoğlu Stadı'ndaki 6-0'lık Fenerbahçe mağlubiyetinde takımının yediği gollere karşın Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım'ın elini centilmence sıkmasıyla geçti. Kimileri için bu büyük bir olgunluk, kimilerine göreyse bir Galatasaray Başkanı'nın asla yapmaması gereken bir şeydi. Bugün onun başkanlık yeteneklerini ve yaptıkları ya da yapamadıklarını konuşmanın değil, ona rahmet dilemenin günüdür. Seni her zaman en centilmen başkan olarak hatırlamaya devam edeceğiz. Nur içinde yat!

Buyrunuz, yorum kısmı sizin de duygu ve düşüncelerinize açıktır.

PROBLEM ÇOCUK BALOTELLI

İtalyan basını 19 yaşındaki Balotelli ile uğraşıp duruyor. Mourinho ile yaşadığı sorunlar ortada. İyi bir akıl hocasına ihtiyacı var. Söylememesi gereken şeyleri söylüyor, sonra da başına bir sürü iş açıyor. En son "Stamford Bridge'de kazanan Mourinho değil Inter'di" demesini manşetlere taşıdılar. Birçok takım taraftarının kendisinden nefret ettiğini, birçok kez ırkçı söylemlere maruz kaldığını biliyoruz. Ben de çok sevmem, şımarık bulurum ama saf bir tarafı da var ve bunu da çok iyi kullanıyor birileri. Son olarak bir şov programında Balotelli'ye İtalyan televizyoncular resmen tuzak kurmuş. Çocuğa çekim sırasında üzerinde adının yazdığı Inter'in ezeli rakibi Milan'ın formasını veriyorlar. Formayı görünce bir an için geriliyor ama kimseyi rencide etmemek için sıkılsa da şöyle kısa bir süre için üzerine tutuyor. -Bundan 3-4 ay önce Milan'ı tutuyorum deyip tepki çekmişti- Röportajın ardından da olan oluyor. Mekandan ayrılırken programcılar ısrar edip formayı giydiriyorlar Balotelli'ye. Tabii bu sırada kameranın kendisini çektiğinin farkında değil. Farkediyor ama iş işten geçmiş. Ne diyelim hakkında hayırlısı! Videosu burada.

YILDIZLARIN KAZANÇLARI

France Football 3 farklı kategoride futbol dünyasında yılda en fazla kazananları açıkladı. 3 kategoride de zirvede yeni isimler var. Futbolcular arasında 33 milyon euro ile Messi Beckham'ı geride bırakarak ilk sıraya yerleşti. İngiliz futbolcuysa 30.4 milyon euro ile Arjantinli yıldızı takip ediyor. Teknik direktörler arasında Mourinho 13 milyon euroluk geliriyle Scolari'yi geçti. Brezilyalı teknik adamsa 9.5 milyon euro ile ikinci sırada yer alıyor. Fransa'da forma giyen topçular arasındaysa Benzema'nın Real Madrid'e gitmesiyle Heinze ilk sıraya oturdu. Arjantinli futbolcu 4.5 milyon euro kazanıyor yılda. İkinci sırada 4.4 milyon euro ile Gourcuff, üçüncü sırada 4.3 milyon euro ile Lucho Gonzalez var.

22 Mart 2010 Pazartesi

MESSI'NİN SON KURBANI

Bugün ne yaptıysak yapalım inanılmaz bir oyuncuyu durdurmayı başaramadık. Maradona'yı tekrar izlemek gibiydi. Ama bu kez daha fazla çalım atan, daha hızlı olan bir futbolcu vardı sahada.

Messi'nin son kurbanı Real Zaragoza'nın teknik direktörü Jose Aurelio Gay.