26 Mayıs 2010 Çarşamba

UNUTULMAZLAR: KRAL PELE

Edison Arantes Do Nascimento...

Ya da daha bilindik ismiyle "Pele"...

Ona futbolun kralı, kral Pele ya da sadece kral diyenler de var.

Yaşı 50'nin üzerinde olanlar daha iyi hatırlayıp hayranlık duysa da ünü günümüze kadar ulaşmış güzel oyunun başlıca aktörlerinden biri. Brezilya plajlarından çıkıp yeşil sahaların efsanesi olmayı başarmış bir futbol ustası. Kariyeri boyunca 1000 golden fazla atan, futbolun güzel bir oyun olduğunu ilk kez ispatlayanlardan.

Sayısız ödül kazanan, hakkında onlarca belgesel çekilen Pele sadece yeşil sahalarda kalmadı bir dönem beyaz perde de boy gösterdi. Ancak ben Pele'nin Zafere Kaçışını değil arkadaşlarıyla birlikte bizzat zafere ulaşmasını anlatacağım bugün.

Pele'nin dünya kupası macerası 1958'de İsveç'te başlar. 52 yıl önceki dünya kupası onun ilkleri gerçekleştirdiği kupa olarak tarihe geçer. İlk dünya kupası maçına Sovyetler Birliği karşısında çıkan Pele ilk dünya kupası golünü Galler'e attığında 17 yıl ve 239 günlüktü. Dünya kupaları tarihinde gol atan en genç futbolcu olan Brezilyalı efsane, yarı finalde Fransa karşısında 3 gol atarak hat-trick yapan, finalde İsveç karşısında görev yaparak da dünya kupası finalinde oynayan en genç futbolcu unvanının sahibi olur. Pele'nin finalde Brezilya 2-1 öndeyken attığı gol güzel oyunun ilk ve en güzel örneklerinden biri olarak jeneriklerdeki yerini alır. Pele 90. dakikada bir gol daha atar ve Brezilya evsahibi İsveç'i 5-2 yenerek ilk kupasının sahibi olur. Zaferin ardından 17 yaşındaki Pele kahraman ilan edilerek omuzlara alınır. 1950'de kupayı finalde kaybettikleri için üzülen babasına "Üzülme baba, bu kupayı ilerde ben kazanacağım." diyen 9 yaşındaki çocuk verdiği sözü tutmuştur.

1962 Dünya Kupası'nda ise Pele 21 yaşındadır. Şili'de düzenlenen dünya kupası Pele için hayal kırıklığı, Brezilya içinse zafer ile sonuçlanır. İlk maçta Meksika karşısında bir gol atıp bir de asist yaparak turnuvaya çok iyi başlayan Pele'yi Çekoslavakya maçında şanssızlık beklemektedir. Uzaktan attığı bir şut sırasında sakatlanan Pele için dünya kupası o gün sona erer. Turnuvanın geri kalanında oynayamaz. Takımı Brezilya'nın finalde Çekoslavakya'yı 3-1 yenerek kupayı üstüste ikinci kez kazanmasını tribünden izlemek zorunda kalır.

1966'ya gelindiğinde ise siyah beyaz görüntünün yerini yavaş yavaş renklisi alsa da, Pele için renksiz dünya kupası günleri devam etmektedir. Grupta oynanan 3. maçta Portekizli Joao Morais'in sert faullerine maruz kalan Pele sahayı güçlükle terkeder. Pele'yi sakatlayan Portekizliler ironik şekilde Avrupa'nın Pele'si lakabını alan Eusebio'yu sunarlar futbol sahnesine. Brezilya ise grupta üçüncü olarak dünya kupasına erken veda ederken futbolseverler üstüste 2. kez güzel oyunun baş aktörlerinden birini izlemekten mahrum kalır.

1970'te 29 yaşında olan Pele dördüncü kez dünya kupası sahnesindedir. Meksika'da Pele önderliğindeki sambacılar dünya kupaları tarihinin en güzel futbollarından birini sergiler. Mesela Pele'nin Uruguay maçında vücut çalımıyla kalecinden sıyrıldıktan sonra yaptığı vuruş golle sonuçlanmasa da halen akıllardadır. Yine İngiltere maçında ceza sahasında yaptığı kafa vuruşu ve kaleci Gordon Banks'in mükemmel kurtarışı da tarih sayfalarındaki yerini alır. Pele ve arkadaşlarının finaldeki rakipleri ise İtalya'dır. Gol perdesini 18. dakikada adeta kanatlanarak havalanan Pele açar. İtalya karşısında harika bir futbol sergileyen sambacıların son golü birçok belgeselde dünya kupalarının en güzel gollerinden biri olarak gösterilir. Rakip kaleye doğru 9 pasla giderler ve Pele kadrajda olmayan Carlos Alberto'ya asisti yapar. Brezilya, İtalya'yı 4-1 mağlup eder ve son Jules Rimet kupasını müzesine götürür. 1958'de 17 yaşındayken omuzlara alınan Pele 1970'de 29 yaşında yine omuzlardadır. Zirvede başlayan dünya kupası Pele için yine zirvede noktalanır. Dönemin ünlü İtalyan defans oyuncusu Tarcisio Burgnich maç sonrası "Maç öncesi kendi kendime o da herkes gibi etten ve kemikten ibaret. Fazla gözünde büyütme demiştim. Ama yanılmışım" der.

Mevzu Dünya Kupası olduğu için Pele'nin kulüp kariyerine değinme gereği duymuyorum. Ancak şunu da belirtmeden geçmemek gerekir ki, Pele'yi Pele yapan adamlardan biri de Garrincha'dır. Milli takımda golleri atan, gözönünde olan genelde Pele olsa da yaptığı asistlerle, sağ kanattan bindirmeleriyle görünmez kahramanların başında Garrincha gelir. 1962 dünya kupasında Pele'nin sakatlanmasının ardından sazı eline alıp sambacıları zafere taşıyan da ta kendisidir.

Peki kariyeri boyunca 1280 gol attığını söyleyen Pele için en güzel golü hangisi? Pele 2 ağustos 1959'da Santos forması giyerken Club Atletico Juventus'a attığı golün kariyerinin en güzel golü olduğunu söylüyor. 51 yıl önce oynanan maçın görüntüleri ne yazık ki yok. O yüzden Pele ve görgü tanıklarının anlattıkları doğrultusunda bilgisayarda hazırlanmış aşağıdaki video ile yetinmek durumundayız.



Evet bu onun en güzel gollerinden biri. Bugün 69 yaşında olan efsane şimdi Güney Afrika'da Brezilya'nın da güzel goller atarak zafere ulaşmasını sabırsızlıkla bekliyor.



2 yorum:

varol döken dedi ki...

babama okutacağım...

unsalsinan dedi ki...

o nasıl golmuş yahu...