20 Mart 2009 Cuma

GALATASARAY 2 - 3 HAMBURG

Galatasaray bu yenilgiyle sadece Uefa Kupası'ndan elenmekle kalmadı, çok daha fazlasını kaybetti. Bu yenilgiyle Kadıköy'e gideceklerine inandırılan taraftarlar inancını, Kewell ve Baros dışındaki yabancıların takıma olan sevgisini, Bülent Korkmaz'dan iyi bir teknik adam olacağı düşüncesini kaybetti Galatasaray camiası. Bundan sonra halının altına süpürülen sorunlar daha fazla gün yüzüne çıkacak, konuşulacak. Trabzonspor maçında oynatılmayıp sözümona dinlendirilen ya da cezalandırılan Lincoln'den bu maçta performans bekleyen, 2-2'den sonra koşamayan, top yapamayan Ümit Karan'ı Lincoln'ün yerine oyuna sokup Brezilyalıyı ıslıklatan, bırakın belini ensesini döndürmekte zorluk çeken Hasan Şaş'tan medet uman ve binlerce insandan küfür yemesine sebep olan, kendisine bir zamanlar güvenildiği gibi Semih Kaya'ya güvenmeyen bu yüzden sakat sakat oynayan ve 60. dakikadan sonra oyundan kopan Arda Turan'a Harry Kewell'la destek vermekten mahrum kalan zihniyetin eseridir bu yenilgi.

Hakan Ünsal çok güzel anlattı dün gece. Kendisi de bir zamanlar oyundan çıkarken Lucescu'ya ters yapmış. Sonrasında pişman olup maç sonrasında nasıl özür diliyeyim diye düşünürken o sırada bir el arkadan gelip ona dokunmuş ve başından öpmüş. Dönüp baktığında karşısındaki Lucescu'ymuş. Egosuz Lucescu, ihtirasları olmayan, doğru zamanda doğru hareketi yapmayı bilen Lucescu. Dün gece Zico'lu CSKA Moskova'yı 1-0'ın rövanşında 2-0 yenip çeyrek finale yükseldiler. Çok yaşa Lucescu!

6 yorum:

Unknown dedi ki...

Önce Lucescu sonra Gerets ikisi de Türk basınında yerden yere vurulmuştu, şampiyon olmalarğına rağmen gönderildi. Şimdi ikisinin takımı da çeyrek finalde, bir yanlış var ama nerede?

aksilaz dedi ki...

Bize bunu yasatanlardan hesap sormalıyız. Revizyon artık futbolcularda teknık ve yönetim kısmında olmalı

Pasetto dedi ki...

Dün gece ki maç şunu gösteriyor ki teknik direktörlük öyle saha kenarında durup ıslık çalmakla olmuyor. Aceto dün dile getirmişti iki teknik direktörün derslerine nasıl çalıştıklarını. Deplasmanda gollü beraberlikle evine dönüp 2-0 öne geçmiş bir takım stoperinde hala Kewell'dan medet umuyorsa orda durmak gerekir. 60 dakika sahada yürüyen,tüm yükü Arda'nın sakat ayaklarına yükleyen Lincoln'un vurdumduymazlığını izlemektense Semih'i oyuna alıp Kewell'la Arda'nın yükünü hafifletebilrdi. Maalesef çokça yaşadığımız bu hayal kırıklarına bir tanesini daha ekledik. Turu kendi ellerimizle hediye ettik Hamburga.

Genç Arsenal dedi ki...

ya maç 2-2 olduktan sonra yapılacak hamle ortada. çıkar lincolnü koy semihi, kewell'ı mevkisine gönder. 2-2 ile de eleniyorsun sonuçta. nonda ümit hasan. 2 yıldır bu futbolcuların doğru dürüst yaptığı bir tane iş söyleyinde bende şaşırayım. yine klasik türk kulübü yönetimine dönülecektir. gs şampiyon olamazsa bülent gonderilecektir. aynı daha önce fatih terim ve hagi'yi kulübün efsanelerini getirip göndermesi gibi bülentin de sonu bu olacaktır.

benim düz bir mantığım vardır. türkiyede 4 yıl üstüste aynı takımda görev yapmış teknik direktör olarak sadece fatih terimi biliyorum varsa başka söyleyin. o da 4 şampiyonluk ve üstüne 100 yıl sonra bile tekrarlanması zor bir uefa bir süper kupa kazanmış. yani elde böyle bir done varken sürekli teknik direktör değiştirerek başarılar bu kadar oluyor. 4 sene 1 kere gördüm. 3 sene görebileceğime inanmıyorum.

Zafer dedi ki...

@ata
yanlış bence şurada. Galatasaray'ı deneme tahtası olarak kullandıran, iyi futbolcudan iyi teknik direktör olur mantıgıyla hareket edip ya tutarsa diye hagi,bülent,skibbe gibi isimleri teknik direktör yapan yönetimlerde.

Unknown dedi ki...

yani 2-0 dan kendı evinde tur vermek; tek açıklaması disiplinsizlik sorumsuzluk,tecrübesizlik diycem de komik kaçar yani..neyse gs taraftarları da artık gerçekten yüreğiyle oynayan oyuncuları ayırt edip sahte oyuncuları tasfiye etsin ettirsin.Kewell a bakın başarıya aç gibi nasıl da yüreğiyle oynadı,Baros da aynen öyle , son söz Arda ya; maç sonuna doğru yüzü bembeyaz oldu artık gerçekten yüreğiyle can-ı gönülden oynuyor takımı için Türkiye için..diğerleri mi? fasa fiso...
3milyon €yu tıkır tıkır peşinen cebine sayarsan ve futbol kişiliği belli olan lincoln elbette canı isteyince oynar canı istemeyince deplasmana gitmez.O zaman sorarlar ki adama omzu çıkan,tarak kemiği kırılan,o halde dahi oynamaktan çekinmeyen Servet'in suçu günahı ne de ona maç başı ödeme yapıyosun?Belki ufak teferruatlar ama bu gibi şeyler başarıda büyük rol oynuyor