25 Temmuz 2009 Cumartesi

FUTBOLCULUK GÜZEL ŞEY!!!

Yakın bir arkadaşımla sabah konuşuyoruz. İç çekerek "Nihat Kahveci terhis olmuş" dedi. "Geçmiş olsun, hayırlısı" dedim. Haberi bana içli içli veren bu arkadaşım askerliğini henüz yapmadı. Özel yaşamı, aile, iş hayatı derken bir yandan da okula devam ettiği için ertelemek zorunda. İçli bir şekilde ekliyor yine "Nefis bir hayat" diyor, "21 günde yedi askerliği." "Haklısın" diyorum, "Bu futbolculuk güzel iş. Bazen çok küfür hatta kafaya şişe falan yiyorlar ama olsun. Güzel tarafları daha fazla" diyoruz ve başlıyoruz birlikte büyük takımlarda oynayan futbolcu olmanın güzel yanlarını saymaya;

- Bedavadan dünyayı dolaşırsın.
- En kral otellerde kalırsın.
- En kral otomobillere binersin.
- En kral restoranlarda yemek yersin.
- Yatlarda gezer, masmavi koylara demirlersin.
- Hergün spor yapar formda kalırsın.
- Her gittiğin yerde en kral saygıyı görürsün vs.

Varsa ekleyen buyursun eklesin! Nihat'a bir kez daha hayırlı tezkereler, Beşiktaş'ta başarılar...

17 yorum:

Kartal Bafiler dedi ki...

Ehh kadın faktörünü de unutmayalım :)

Beercholic dedi ki...

Tabi bu olayları yapan futbolcuları dünyadaki tüm futbolculara oranlarsak çok küçük bir dilim kaldığını görürüz :)

Ortega dedi ki...

Can Arat'a çok özenmiştim bir ara. Aziz Yıldırım'ın manevi oğullarındandı taa ki geçen aya kadar. Sonra postalandı tabii.

Adam yıllarca Fenerbahçe'nin zevk-ü sefasını sürdü. Takım Avrupa'da çeyrek finale çıkasıya kadar bütün o mucizevi olaylara en yakınından şahit oldu falan :D

voodoo girl dedi ki...

ben de hemcinslerimi söyleyecektim =) ama şöyle de bir sıkıntısı var (kendimizi avutalım) normal pek çok işte canının çalışmak istemediği günü de bir şekilde kotarırsın ama futbolcu olunca istemeye istemeye antrenmana çıkmak baya sinir bozucu oluyordur herhalde.

aşkın dedi ki...

Aceto'da şöyle yazmıştım:

http://acetobalsamico.blogspot.com/2009/07/modern-koleler.html

''Ben hep şunu düşünürüm, bunların kalibresinde futbolcu olsam Avrupa kupaları hariç deplasman maçlarına çıkmama şartı koyar, alacağım ücretin üçte birine oynardım.
Gençlik bir daha gelmez; paso maç trafiği yerine gez, toz, aktivite yap, kitap falan oku ne bilim Cantona gibi yeteneğin varsa tiyatro, sinema müzik..
35'inden sonra iğnelerle yoğun koşuşturmacayla iğdiş edilmiş, ileriki hayatında işe yaramayacak kadar kas dolu vücdun; ot kıvamında beynin ve olanca kabiliyetsizliğinle o kadar parayı ne yapacaksın? Haydi Pele yırttı, Platini yırttı, Maradona yırttı, Rıdvan yırttı ya sen?
Bunları yazan mesai saati denen kavramı reddetmiş biridir, boşa konuşmamaktadır.''

ugur parildak dedi ki...

bunlar pembe taraflari tabi.. kimsenin dışarı çıkmayacağı
- azamanlarda soğukta, sıcakta güneşin alnında maç yaparsın..
- evini göremezsin, kampta, deplasmanda hotelde geçer hayatın
- gittiğin şehirleri gezemezsin. 5 tane pasaport eskitirsin ama yine de bir yer gezmiş hissetmessin
- işin garanti değildir. sezon sonu gidebilirsin..
- işin garanti degildir ters bir tekmede, ismail güldürende, vinnie jones da futbol yaşamın biter
- antremanlar agir ve yorucudur.
- alemlere akman sana ve futbolculuguna zarar verir.. dolayisiyla kizlari ancak internet gibi, arkadas arkadasi gibi ortamlardan düsürebilirsin..
- kizlar senin parana bakarlar ilk.

ilnevyA dedi ki...

bir yılda bir ömür yetecek kadar parayı kazanırsın.
genel olarak sevdiğin işi yapıyorsundur. (futbolu sevmeyen futbolcularda mevcut ama azınlıkta)

dinipro dedi ki...

en önemlisi de , sevdiğin işi yaparsın ...

antreanman sahasına gitmeyi gitmeyi tercih ederim ofise gitmektense ..

biz futbol oynamak için (halı sahada sağda solda) para verirken , bu adamlar para kazanıyor :) ... üstelik öyle böyle paralar değil ..

he zor yanları yok mu ? elbetteki vardır ama ... ama işte ...

20 yıl önceye dönmeyi çok isterdim .. ne aile , ne okul , ne başka bişey engel olamazdı heralde bana :)

Minero dedi ki...

Bence postmodern amelelik. Belli yerlere gelebilmek için hem zihnen hem de fiziksel olarak deli gibi yorulmak var bu işte. Özellikle elinde paran varken hayat güvenceni sağlamazsan vay haline. Bence özenilecek birşeyi yok. Ülkemizin en büyük umutları bağladığı futbolcunun küçük yaştan arkadaşıyım. 7 yaşından beri ömrü kulübün tesislerinde geçti. Ortaokulda ben dersten sonra sinemeya giderken o adam ders biter bitmez servisle alınıp idmana giderdi. Akşam televizyon izlerken uyuyakalırmış yorgunluktan öyle derdi. Şimdi Porsche ile gezdiğine bakmıyorum. Yaşım oldu 23 hala Öğrenciyim diye en kral hatayı yaşıyorum. :)

AbSurDMaN dedi ki...

- Paran ve ünün olmasa yüzüne bakmayacak taş gibi hatunlarla takılırsın.
-Hem sevdiğin işi yapar hem de deli gibi para kazanırsın.
- Güzel oynadıkça taraftarlarca hem saygı hem sevgi görürsün.
- Güzel oyunun daimi oldukça idol olursun.
- Avrupa'da vs. istediğin ülkede mesleğini icra edebilirsin.
-Futbolu bıraktığında köşe yazarı olmak için gazetecilik, televiyonda yorumcu olmak için radyo-tv okumuş olman gerekmez.
- Yerine göre teknik direktör, antrenör, sportif direktör de olabilirsin, önün açık.
- Milli takımda başarı kazanmanın hazzını yaşayabilirsin.
- Deli gibi para kazanmaktan bahsetmiş miydim ?

esaskenan dedi ki...

erken emeklilik omu da unutmayalım :)

di canio dedi ki...

deplasmanda gol atarsın ve rakip taraftara yaptığın bir hareketle o binlerce insanın çıldırışına tanık olursun :))

varol döken dedi ki...

veya bu kadar emeği verip şu an 3. ligde oynuyor olursun, yeteneğinin ve kaçan fırsatlarının farkındasındır ve bunları yapmak yerine şu an okuyor olursun...

(bir de böyle bakalım çünkü saydıklarınız % 1lik bir dilime giriyor)

PENNEARABIATA dedi ki...

@ varol

büyük takım oyuncusu diyoruz be kardeşim büyük takımmmm... :)

varol döken dedi ki...

tamam tamam:) konuyu dramatize etmek hoşuma gitmişti... o zaman şöyle ekleyelim listeye:

- yaptığınız suya sabuna dokunmayacak, anlamsız, herkesin söyleyebileceği, beş para etmez açıklama/söylem/görüşler her gün 5 sütuna manşet olur

figoemre10 dedi ki...

bi de şey var ya oktay derelioğlunun başına gelmişti geceleri uyuyamıyorum ağrılardan demişti.. bi de bu türden sancılarda yok değil.. transfer sezonunun bitmesine 1 ay kala özür dielerim hepinizden ama lorant gibi kazma bi adama denk gelerek 'oktay sen takımda kalıcaksın çocuğum sakın kimseyle görüşme' ' diyip buna karşılık oktayın hocam bakın oynayamaıyacaksam bırakın transfer sezonu daha sonlamadı diyerek kendini garanti alma çabasını da egale eden 'yok çocuğum yok sana kadroda ihtiyacım var diyerek.. ' insanın kalan kariyerini de azerbaycan semalarında geçirecek amelelerde çıkabilir karşısına insanın.. fenerbahçe de büyük takım oktayda fenaa topçuydu...

Okadar ah alınca bilmem kaçıncı amatör küme takımında 3-5-2 oynatıyor.. İLAHİ ADALET..

Thiam Jaba dedi ki...

Hiçbir özel hayatın olmaz, gidip bir yere eğlenemezsin gazeteciler çeker, futbol hayatının sonlarına doğru kağıt peçete gibi çöpe atılırsın, futbol hayatın bitince 1 sene önce kapında bekleyen muhabirler seni sallamaz, ama en önemlisi kendine ait özel hayatın olmaz. şöhretli paralı bir futbolcu olmaktansa, normal şöhretsiz bir adam olmayı tercih ederim.