23 Haziran 2010 Çarşamba

NİHAYET DURBAN

Bu satırları sizlere Durban’da kaldığım otelin odasında Mesut Özil’in Gana’ya attığı muhteşem golü izlerken yazıyorum. Mesut herhalde değerini 25-30 milyon euro civarına taşıyacak böyle giderse. Bravo Mesut! Bu turnuvaya damganı vuracaksın inşallah!

Dubai’de havalimanında yazdığım ilk postun ardından 15 saat geçti. Yazıyı yazarken İstanbul’a dönmekte olan bir grup Türk arkadaşla karşılaştım. Oley.com’un talihlileriymiş. Johannesburg’da konaklamışlar ve Brezilya-Fildişi sahili maçını izlemişler. Ancak 6 gün kaldıkları Johannesburg’da yüksek rakımdan fiziksel olarak çok etkilenmişler. Çocuklardan birinin burnu yara içinde, diğerinin de dudakları mosmordu. Her sabah burunları dolu bir şekilde uyanmışlar ve arasırada da kanamasını engelleyememişler. Futbol sevgisi bazen böyle durumlara sokabiliyor insanları. Onlar dönerken biz ise bir anlamda onlardan Güney Afrika’daki Türk sancağını devraldık.

Evet dediğim gibi 12 saati havada olmak üzere toplamda 24 saatlik bir yolculuğu tamamlayarak nihayet Durban’a varabildik. Dubai’den buraya 8 saatte geldik. Bitmek bilmedi benim için. İlk defa bu kadar uzun uçak yolculuğu yaptım. Emirates’in bu seferinde uçakta görevli iki Türk arkadaş vardı. Onlarla da sohbet ettik zaman zaman. Dubai’de yaşıyorlar. Tüm Türkiye’ye çok selamları var.

Hepinizin bildiği gibi burada kış mevsimi başlıyor. Ama deniz kenarında bir şehir olan Durban’ın havası, Güney Afrika’nın diğer kentlerine oranla daha sıcak. Gündüzleri 23-24, geceleri 10-11 derece civarında oluyor. Bu anlamda şanslıyız. Tabii hava akşam 5 dediniz mi kararıyor. Durban kıtanın en büyük limanlarından birine sahip. Kaldığımız otel de denize yakın, muhteşem bir manzaraya sahip. Gündüz gözüyle çektiğim fotoğrafları yarın yayınlarım.

Fotoğraftaki Devletşah’ı özellikle blog camiasının içinde olanlar yakından tanır. Alemin en fazla ziyaret edilen bloglarından birine sahiptir. Aynı zamanda Coca-Cola’nın bir çalışanı. Otele girdiğimizde resepsiyon deskinin önündeki 90 Türk pankartını görünce çok mutlu oldu ve yol yorgunluğu ile belki en doğru hareketlerden birini yaparak –uzanarak- işte bu pozu verdi. Yarın akşam saatlerinde 90 Türk de burada olacak. Onları karşılayacağız. Coca-Cola ekibinin kendilerine birçok sürprizi olacak. Bazılarını ben de bilmiyorum. Rehberimiz bu seyahatin asıl kahramanları olacak arkadaşlar gelinceye kadar bizi ufak çaplı bir safariye çıkaracağını söyledi. Sabah 7’de uyandıracakmış. Yatsam iyi olur, keyifli ama yorucu bir gün daha bizi bekliyor.

2 yorum:

varol döken dedi ki...

takipteyiz...

ozgurr dedi ki...

2. paragrafın son bölümü ilginç olmuş.futbol sevgisi bu hale sokabiliyormuş demek.bedava dünya kupası seyahati ve futbol sevgisi nedeniyle çekilen çileler.:)