16 Mart 2010 Salı

CHELSEA 0 - 1 INTER

Sahasında 2-1 kazandığı maçın rövanşında eski takımına karşı kartlarını sermekten korkmamak ve 3 forvetle -Eto'o, Milito ve Pandev- Stamford Bridge'e çıkmak tam da özel insan Mourinho'ya yakışan bir hareketti. Gerçi Ancelotti'nin de ondan aşağı kalır tarafı yoktu, Anelka, Drogba, Malouda ile onları destekleyen Ballack ve Lampard'ı, üstüne üstlük hücumu seven Zhirkov'u da sahaya sürdü. Bunu yapması belki doğaldı, gol atması gereken taraf sonuçta onun takımıydı. Yaklaşık 3 yıl içinde Stamford Köprü'sünün altından çok sular akmasa da Mourinho işini sağlama alıp eski takımıyla oynadıkları ilk maçın dvd'sini son 10 günde 7 kez izlemişti.

Çok da fazla akmadı dediğimiz Köprü'nün altındaki sularda ilk yarının son 5 dakikasında neredeyse boğuluyordu Interliler. 42. dakikada Julio Cesar, geçirdiği trafik kazasının ardından bir de Anelka tırıyla kafa kafaya çarpıştı neyse ki bundan da az hasarla kurtuldu. Hemen akabinde kornerden gelen top sırasında Samuel ahtapot gibi sarılıp yere indirince Drogba'yı Alman hakem Stark 2. kez penaltı beklentilerine karşılık vermedi. 2'si de penaltıydı bana göre. İkinci bir Ovrebo krizi mi bekliyordu acaba Chelsea'yi? Akıllara hemen Norveçli geldi. Stark'ın gözünün önüne de Drogba'nın maçın ardından patlattığı gözleri gelmediyse ne olayım! Gelmiş olacak ki bitiş düdüğünden sonra karşılaşmamak için Drogba ile -kırmızı karttı doğruydu- 86'da attı oyundan.

2. yarı Chelsea saldırır diye beklerken tam tersi oldu. Mourinho da bekliyor olmalıydı ki takımına sahasında bile oynatmadığı kadar hücum oynatınca Ancelotti'nin ekibi dağıldı, darmadağın bir oyun ortaya koymaya başladı. Pozisyonlara giren taraf Inter'di. 34. dakikada Eto'o'nun kaçırdığı gole, 60. dakikada Pandev ve 65. dakikada Milito da eklendi ve üçlü kazmalık kotalarını kullanarak Chelsealilere derin bir oh çektirdi. Ancelotti baktı ki pozisyonlara girmesi gereken kendileri ama tokatları atan rakip, "Alırım risklerin kralını" deyip, 61'de Ballack'ın yerine Cole'u, 74'te Zhirkov'un yerine Kalou'yu aldı oyuna. Aldı almasına ama kotayı dolduranlardan Eto'o 79'da çıktı sahneye. Tokatın kralını attı 3. kaleci Turnbull'a. Üstüste 2. yıl Stamford Bridge'den mutlu ayrılıyordu Kamerunlu. Drogba'nın kırmızı kartıyla artık Game Over'dı Chelsea için. İkinci yarıyı Julio Cesar neredeyse kurtarış yapmadan kapadı.

Zevkli bir maç oldu. Karşılaşmaya Moldovalı spikerle başlayıp, Fransız ile devam edip, Portekizli ile bitirdim. Hangisi en güzeliydi derseniz, fıçıbol fıçıbol diyen Portekizliler tempoyu yükseltişi ve düşürüşleriyle en iyisiydi derim. Büyük teknik adamları Michelin yıldızlı restoranların başaşçılarına benzetmişti Mourinho. Sanırım en güzel omleti yapan aşçı halen o!

14 yorum:

ego dedi ki...

evet gerçekten en iyi omleti yapan mourinho galiba

Humerus dedi ki...

Şampiyonlar Ligi favorimdi Chelsea bu sene açıkcası çok erken veda ettiler.

ML Bilgisayar dedi ki...

mourinho çok akıllı adam. chelsea'nin gol atmak zorunda olduğu için risk alarak geride alan bırakacağını biliyordu. rakibin zayıf tarafına oynayarak çok müthiş bir strateji belirlemiş. zaten boşuna dememişler hücum etmek en iyi defanstır diye..

alman hakemleri genel olarak çok beğenirim ancak bu maçın hakemi kesinlikle maçın ağırlığını kaldıramadı. penaltıları vermediği gibi takdir haklarını interden yana kullandı. oynatmamaya çalışan takımla oynamaya çalışan takımın mücadelesinde oynatmamaya çalışanın yanında gözüktü çoğu zaman..

ayrıca turnbull'u az çok tanıyoruz tuncayın takım arkadaşıydı boro'da. çok beğendiğim bir kaleci. allah her takıma turnball gibi bir 3. kaleci versin diyecem ama oynayabileceği bir takımda performansını ve değerini arttırmak varken neden bu yaşta chelsea'de 3. kaleci olmayı kabul eder ki bir kaleci...

Rory Breaker dedi ki...

Malouda idi sanırım tam golü yazacakken Samuel insan olmadığını kanıtladı. Öyle bir kaydıki topa kalakaldım ekran başında.
Bu arada hadi neti kurcalayanlar yırtar izler de iki çift laf da ülkemizde yayınlaması gereken kuruluşa sokuversen süper olurdu Ali abi.

Minero dedi ki...

Ali abi cidden Star TV'nin yaptığına Spor basınından biri olarak kişisel yorumunu merak ediyorum. Star TV yönetimine ve spor servisine bir demet Papatya yolluyorum buradan. Ne yapacaklarını iyi bilirler..

Cengizhan TÜRKİŞ dedi ki...

siz izlediniz güzelce ama biz anca canlı maç sonucu takip ettik? sizde buna bir şey demezseniz bu işin sonu nolacak?

tahir durten dedi ki...

bi de maci nerden izledigini yazarsan...

corejan dedi ki...

Peki twitter'a istinaden soruyorum Ali abi,Mourinho'nun omleti güzel yapması mı,yoksa yumurtaların iyi olması mı? Sanıyorum en iyi aşçı olduğunu bir maç sonunda kabul etmemişsindir.

PENNEARABIATA dedi ki...

@corejan

twitter'da ben mourinho'nun en iyi aşçı olmadığını söylemedim ki bir maçta görüşüm değişsin, bazıları yanlış anlıyor beni. alsın bi romayı, valenciayı, sevillayı, schalkeyi (yani şampiyon olabilme kapasitesine sahip ama olamayan takımları örnek vermeye çalışıyorum) şampiyon yapsın bi de ondan sonra konuşalım diyorum.

corejan dedi ki...

@pennearabiata bunu çok da fazla anlattın evet bunu söylemeye çalıştığını biliyorum,o "bazıları"ndan olmamaya çalışıyorum ama sadece karizmatik ve süslü olmasını önümüze atmıştın.

Bana sorarsan Sneijder-Lampard,Milito-Drogba/Anelka vb... kıyas kabul etmeyecek kadar farklıdır.Gömlek farkı var Inter ile diğer 7 takım arasında.(CL çeyrek finalistleri)

Sadece iyi bir jenerasyon değil Mourinho'yu başarılı kılan,senin belirttiğin gibi bir takımda göremeyeceğiz Ali abi ama misal Real Madrid'in başında görmek ister misin? Şahsen ben istemem..

PENNEARABIATA dedi ki...

@corejan

bak yanlış anlamışsın. ben magath'ın da büyük bir teknik adam olduğunu ama mourinho gibi karizmatik ve süslü olmadığını söyledim sadece. tabii ki mourinho'nun üstün teknik adamlık kabiliyetleri var. deli miyim ben bunu kabul etmeyecek kadar?

twilost dedi ki...

portoyla üst üste uefayı ve şampiyonlar ligini alması bence fazlasıyla yeterli kanıt olarak. elbet bi valencia'nın başına geçip la liga+cl yapsa çok güzel olur ama bunu kanıtlamaya ihtiyacı yok artık..

corejan dedi ki...

@pennearabiata

Tamam ben de Mourinhospor'u tutmuyorum sen de beni yanlış anlama,ama açık bir şekilde Mourinho'ya gider yapıyor gibiydin kusura bakma :)
Sadece özgüvenini hepimizin önüne sermesiyle bile en büyük hoca olduğunu gösterir.Zira Londra'nın göbeğinde "Size futbolu öğretmeye geldim" demek afedersin cesaret ister.

TA dedi ki...

bence inter değil morinyo çelsiyi elemiştir.psikolojik anlamda inter tur öncesi 1-0 öne geçmişti zaten.ikinci foto herşeyi özetliyor.genelde ingiliz kulüpleri lobi-ve son yıllarda şampiyonlar ligi ingiliz üstünlüğünün psikolojik anlamda ekmeğini yiyordu.iyi oldukları malum tabi.ama bence interin başında morinyo harici bir teknik adam olsaydı bence durum bu şekilde olmazdı.italyanları her anlamda ezen ingilizler morinyo karizmasına ezildiler.butür maçlarda psikolojik etkinin var olduğuna inanırım.teknik taktik vs bunlar var ama morinyo karizması interi ezdirmedi bu turda.