19 Şubat 2009 Perşembe

HILLSBOROUGH FACİASI

Liverpool kulübü Uefa'ya Şampiyonlar Ligi'nde oynayacakları çeyrek final rövanş maçını 15 Nisan'da oynatmaması için talepte bulundu. İngiliz kulübünün böyle bir talepte bulunmasının sebebi Hillsborough faciasının 20. yılını anmak istemesi. Peki 20 yıl önce faciaya adını veren Hillsborough Stadı'nda neler yaşanmıştı? Bir hatırlamakta fayda var.

Sheffield Wednesday'in stadı olan Hillsborough stadı 15 Nisan 1989'da Liverpool ile Nottingham Forest arasındaki FA Cup yarı final maçına evsahipliği yapıyordu. Hillsborough Stadı'nda süregelmiş üzere büyük maçlarda rakip taraftarlar ayrı yerlerde oturuyordu. Liverpool'lu taraftarlar Leppings Lane End bölümüne alınacaklardı. Maç öncesi hem radyodan hem tvden hem de stat etrafında yoğun katılımın olacağı düşünüldüğünden sürekli uyarılar yapılıyor, bileti olmayanların stada girmek için zorlamamaları ve bileti olanların da maç başlamadan en geç 15 dakika önce yerlerini almaları isteniyordu. Maç yerel saatle 15:00'te başlayacaktı. Liverpool'lu taraftarlar maçtan yarım saat önce turnikelerin önünde toplanmaya ve içeri girebilmek için acele etmeye başladılar. Dar bir yerden girmeye çalışan taraftarlar yığının artmasına yol açtı. Bu arada önde bulunan ve içeri girmelerine izin verilmeyen taraftarlar alanı terkedemiyordu çünkü arkalarında stada girmek isteyen büyük bir kalabalık onlara engel oluyordu. Bu arada futbolcular sahaya çıkmış, içerdeki taraftarların çığlıkları ve bağırmaları dışarıda duyulmaya başlanmıştı. Dışarıda binlerce taraftar içeri girmeye çalışmasına rağmen hakem maçı başlatmış ve çığlıklar daha da yükselmişti.

Bu sırada genç bir çocuk stadın dışındaki duvarın yanındaki büfenin üzerine çıkmıştı. Polisler bu kişiyi dışarı çıkarmak için kapılardanbirini açınca 20 kadar kişi paldır küldür içeri girmeye çalıştı. Polisler bu kişileri dışarıya çıkarmaya çalışırken yaklaşık 5000 kişilik bir grup turnikelerden geçmeye çalışıyordu. Aşırı yığılmadan dolayı insanlar ezilmeye başlamıştı ve polis onları kontrol etmekte güçlük çekiyordu. Çareyi C Kapısını açmakta buldular ve bu hamlenin ardından facia yaşanmaya başladı.

Stada girmek için adeta birbirlerini ezen taraftarlar dar bir tünelden geçerek tribüne girmeye çalışıyordu. Ancak arkadan gelen taraftarlar olağanca güçleriyle öndekileri itince insanlar tribün önlerindeki demir parmaklıklarda sıkışmaya başladı. İnsanlar çığlık atarak ezilmeye başladı. Bu sırada maç devam ediyordu. Şanslı olanlar tel örgülere tırmanıyor, şanssızlarsa altta kalarak çığlık atarak can veriyordu. Hakem 6. dakikada bu durumun farkına vardı ve maçı durdurdu. Bu sırada güvenlik görevlileri sahaya açılan ufak bir kapıyı açtılar. Yine binlerce insanın arasında şanslı olan bazıları bu kapıdan kendilerini saha içine attılar. Sonunda yaşanan yığılmaya demir parmaklıklar daha fazla dayanamadı ve yıkıldı. O gün orada 94 kişi hayatını kaybetti. 766 kişi yaralandı, 300 kişi hastaneye kaldırıldı. Olaydan 4 gün sonra 14 yaşındaki Lee Nicol, tam 4 yıl sonra da girdiği komadan çıkamayan Tony Bland hayata gözlerini yumdu. O günkü facianın bilançosu 96 ölüydü ve hepsi Liverpool taraftarıydı. Polis ya da steward'lar önceden böyle bir durumun olabileceğini anlayabilir ve sahaya açılan demir parmaklıkları açarak insanların ezilmesine engel olabilirdi ama bunu neden yapmadıkları hiçbir zaman tam olarak açıklanmadı.

Olaydan sonra Lord Justice Taylor bir soruşturma başlattı. 31 gün süren bu soruşturmanın ardından 2 rapor yayınlandı. İlkinde o gün yaşananların sebepleri anlatılırken ikincisinde genel stadyum güvenliği hakkında tavsiyeler yer aldı. Bu rapor "Taylor raporu" olarak anıldı. Bunun neticesinde sahayı çevreleyen tüm tel örgülerin ya da demir parmaklıkların kaldırılmasına ve tüm tribünlerin koltuklu olmasına karar verildi.

Anfield Stadı'nda Shankly Kapısı'nın yanında ölenlerin isimlerinin yazdığı bir anıt bulunmakta. Ve daha birçok yerde Hillsborough faciasında ölenler adına anıtlar ve yazılar yer alıyor. Bu faciadan 4 gün sonra Milan ile Real Madrid arasında oynanan maçın 6. dakikasında da hakem oyunu durdurmuş ve ölenlerin anısına 1 dakikalık saygı duruşu yapılmıştır. Milanlı taraftarlar saygı duruşu sırasında Liverpool'un "You'll never walk alone" şarkısını söylemeye başlayarak yaşanan duygusal atmosferin daha da artmasını sağlamışlardır.

4 yorum:

Adsız dedi ki...

neden 6. dakikasında?

Kapali Ust dedi ki...

Kısa bir süre önce blogumda yer verdiğim Olympiakos taraftarlarının da 8 Şubat 1981'de yaşanmış benzer bir öyküsü var.

http://www.kapaliust.com/2009/02/8-subat-1981-bir-futbol-trajedisi-gate.html

Adsız dedi ki...

konuyla alaksız ama neverland'da bir pub hikayemi bloguma ekledim..
futbol ve populer kültüre farklı bir yaklaşım içererir..kısa bölümler halinde yayınlanacaktır..
http://adektlimited.blogspot.com/

kutay dedi ki...

en son ocak ayında oynnan gs-fb basketbol maçında sahenk girişinde bız de buna benzer (bunun belkı yuzde biri de olsa) bir şey yasadık.
ingiltere tehlkikeyı uzaklastırdı ama turkıyede kapımızda. neyse ki trıbunlere ılgı az, kalablıklar gelmıyor maçlara..